2017 Cilt 18 Sayı 33
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/14149
Browse
Browsing by Department "Tarih Bölümü"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item 18. yüzyıl Osmanlı taşra yönetim düzeni açısından Hudâvendigâr Sancağı’nda yaşayan vakıf reayası Yörükler(Uludağ Üniversitesi, 2017-07-31) Günay, Nilüfer Alkan; Fen Edebiyat Fakültesi; Tarih BölümüBu makalede 18. yüzyılda Hudâvendigâr Sancağı’nda yaşayan vakıf reayası Yörüklerin taşra yönetim düzeni içindeki konumları analiz edilmeye çalışılmıştır. Yapılan araştırmada sancaktaki Yörük nüfusun büyük bir kısmının vakıf reayası olduğu ve malikâne-mukataa sistemi içinde yer aldıkları tespit edilmiştir. Bu yapılanma ve onları yerleşik reayadan ayıran konargöçer kimlikleri hukukî, idarî ve dolayısıyla malî olarak içinde bulundukları yönetim düzeninin de belirleyicisi olmuştur. Makalede hem bu düzenin teorik yapısı hem de pratikte Yörük cemaatleri açısından nasıl işlediği ele alınmıştır. Öncelikle sancaktaki Yörük grupları ve yaşam alanlarının tespiti ile onlar üzerinde idarî yetkileri tasarruf edenlerin tanımlanması gerekmiştir. Bu alt başlıklardan sonra Yörükler ve taşradaki görevliler arasında temelde “serbestiyyet statüsü” etrafında şekillenen ilişkiler incelenmiştir. Çalışmanın başlıca kaynağını ise 18. yüzyıl Bursa Kadı Sicilleri içinde, sancak genelinde yaşayan Selâtin ve Haremeyn-i Şerifeyn Evkafı Reayasıyla ilgili kayıtların toplandığı defterler oluşturmaktadır.Item I. Constantinus’un Hristiyanlığı meselesi ve ölümü hakkındaki tartışmalar(Uludağ Üniversitesi, 2017-07-31) Doğancı, Kamil; Fen Edebiyat Fakültesi; Tarih BölümüRoma’nın en çok iz bırakan imparatorlarından biri olan I. Constantinus MS 270’lerde Naissus’da doğdu. Babası I. Constantius Chlorus (MS 305-306) Roma ordusunda görev yapan İllirya kökenli bir generaldi. İmparator Diocletianus’un MS 305’de tahtan çekilmesiyle babasının augustus ilan edilmesinin ardından onun Boulogne’daki kampına katıldı. Britanya’ya düzenledikleri sefer sırasında babası ölünce askerleri tarafından augustus ilan edilse de Doğu augustusu olan Galerius onu caesar olarak tanıdı. MS 312’deki Milvius Köprüsü Savaşında Maxentius’u yenerek imparatorluğun batısına hakim oldu. MS 313’de Doğu augustusu Licinius ile Mediolanum’da bir araya gelerek imparatorluğu paylaştılar ve Hristiyanlığa yasal bir nitelik kazandıran Milano Fermanı’nı imzaladılar. Ancak tüm imparatorluğa hakim olmak isteyen I. Constantinus bir dizi mücadele sonunda MS 324’de Licinius’u yenerek tek başına Roma imparatoru oldu. Bundan sonraki süreçte Constantinus açıkça Hristiyanları kayıran bir politika izledi. Bununla birlikte resmi olarak Hristiyanlığı ölüm döşeğine kadar kabul etmedi. Bu nedenle birçok araştırmacı onun siyasi nedenlerle Hristiyanlığı kabul ettiğine inanır. İmparator doğudaki Sasaniler üzerine çıktığı sefer sırasında hastalanır ve MS 337’de Nikomedia’da hayatını kaybeder. I. Constantinus günümüz dünyasını etkileyen iki önemli karar almıştır. Bu kararlardan ilki Hristiyanlığı serbest bırakması ve desteklemesi, ikincisi ise Constantinopolis’i yeni başkent seçmesidir.