2004 Cilt 9 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/11250
Browse
Browsing by Department "Mühendislik Mimarlık Fakültesi"
Now showing 1 - 16 of 16
- Results Per Page
- Sort Options
Item Analysis of selection diversity on the matched filter bound of bpsk on multipath rayleigh fading channels(Uludağ Üniversitesi, 2004) Ertaş, Tuncay; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Elektronik Mühendisliği BölümüThe impact of diversity combining on the matched filter bound of BPSK on time-discrete multipath slowly Rayleigh fading intersymbol interference channels is analysed. Expressions for the bound are derived for SNR selection, S+N selection, and also equal gain diversity combining. Numerical results for the derived bounds are presented on a GSM typical urban channel model.Item Ardışık zamanlı kesikli biyo-reaktörde biyolojik nutrient gideriminde hidrolik alıkonma süresinin optimizasyonu(Uludağ Üniversitesi, 2004) Kargı, Fikret; Uygur, Ahmet; Başkaya, Hüseyin Savaş; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüArdışık kesikli işletme ile sentetik atıksudan nutrient giderimi farklı hidrolik alıkonma sürelerinde çalışıldı. Nutrient giderme prosesi anaerobik (An), anoksik (Anok), oksik (Ok), anoksik (Anok), oksik (Ok) ve çökeltme fazlarını içerir. Her bir basamağın hidrolik alıkonma zamanları değişirken çamur yaşı 10 günde sabit tutulmuştur. KOİ, azot (NH4-N, NO3-N) ve fosfat (PO4-P) gideriminde herbir basamağın hidrolik alıkonma sürelerinin etkileri araştırılmıştır. Maksimum nutrient giderimiyle sonuçlanan optimum alıkonma zamanı bulunmuştur. En yüksek gözlenen organik karbon, azot (NH4-N ve NO3-N) ve fosfat (PO4-P) giderme verimleri sırasıyla %96, %87, %81 ve %90 olup 2/1/4,5/1,5/1,5 saatlerde An/Anok/Ok/Anok/Ok işletimiyle sağlanmıştır.Item Ardışık zamanlı kesikli biyo-reaktörde nutrient giderme performansına çamur yaşının etkileri(Uludağ Üniversitesi, 2004) Kargı, Fikret; Uygur, Ahmet; Başkaya, Hüseyin Savaş; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüArdışık zamanlı işletme ile sentetik atıksudan nutrient giderimi farklı çamur yaşlarında çalışılmıştır. Nutrient giderme prosesi anaerobik, anoksik I, oksik I, anoksik II, oksik II ve çökeltme fazlarından oluşmaktadır. Hidrolik alıkonma süreleri sırasıyla 2/ 1/ 4,5/ 1,5/ 1,5 saat olarak sabit tutulmuştur. Çökeltme süresi tüm deneylerde ½ saattir. Çamur yaşı 5 ile 30 gün arasında altı farklı durumda değiştirilmiştir. KOİ, azot (NH4-N, NO3-N) ve fosfat (PO4-P) giderimi üzerine çamur yaşının etkileri incelendi ve maksimum nutrient giderme verimiyle sonuçlanan optimum çamur yaşı hesaplanmıştır. 15 günlük çamur yaşı önemsiz daha düşük değerlerle sonuçlanmasına rağmen, en yüksek KOİ (%94), NH4-N (%84) ve PO4-P (%70) giderme verimleri 10 günlük çamur yaşında elde edilmiştir. 15 günlük çamur yaşından daha büyük çamur yaşlarında, 10 veya 15 günlük çamur yaşında elde edilen nutrient giderme verimleriyle karşılaştırıldığında daha düşük nutrient giderme verimleriyle sonuçlanmıştır. Çamur hacim indeksi (ÇHİ) 10 günlük çamur yaşında minimum 55 ml/g’dır. Bioyokütle (MLSS) konsantrasyonu, 30 günlük çamur yaşında 3760 mg/l değeriyle sonuçlanarak çamur yaşıyla yükselmiştir. Bu sonuçların ışığında, maksimum nutrient giderme verimleri ve minimum çamur hacim indeksiyle sonuçlanan 10 günlük çamur yaşı optimum olarak bulunmuştur.Item Asimetrik evolvent düz dişlilerin bilgisayar destekli analizi(Uludağ Üniversitesi, 2004) Karpat, Fatih; Çavdar, Kadir; Babalık, Fatih C.; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüBu çalışmada, evolvent profilli düz dişli çarkların farklı bir uygulaması olan asimetrik profilli çarkların kullanılabilirliği, sonlu elemanlar analizi yardımıyla araştırılmıştır. Yazarlar tarafından geliştirilmiş ve sunulmuş bir diş modelleme metodu model oluşturulmak için kullanılmıştır. Kullanılabilirlik analizlerinde; çarkların diş dibi gerilmesi, kavrama oranı, kütle ve diş kuvvetleri kriterleri üzerinde durulmuş ve sayısal örnekler sunulmuştur. Özel olarak oluşturulan diş modeli kullanılarak sonlu elemanlar analizleri gerçekleştirilmiş ve asimetrik dişlilerin uygulamada alternatif olup olamayacakları konusu değerlendirilmiştir.Item Asimetrik evolvent profilli düz dişlilerin boyutlandırılması ve geometrik modellerinin oluşturulması(Uludağ Üniversitesi, 2004) Çavdar, Kadir; Karpat, Fatih; Babalık, Fatih C.; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüBu yayında, evolvent profilli düz dişli çarkların farklı bir uygulaması olan asimetrik profilli çarkların boyutlandırılması ve kullanılabilirlik araştırmaları için geometrik modellerin oluşturulması üzerine bir çalışma sunulmaktadır. Asimetrik dişliler bildiğimiz evolvent düz dişlilerin problemlerine (titreşim, gürültü, yük taşıma kapasitesinin arttırılması, kütle azaltılması vb.) bir alternatif çözüm olarak göz önüne alınmaktadır. Bu amaçla, literatürde konuyla ilgili mevcut araştırmaların değerlendirilmesi, asimetrik profilli çarkların geometrik bağıntıları, bir diş modelleme yöntemi ve yaygın kullanımı olan sonlu elemanlar metodu yardımıyla modellenmiş bir diş örneği sunulmuştur.Item Benzinli motorlarda segman ve conta boşluğu hidrokarbonlarının silindir içi dağılımı(Uludağ Üniversitesi, 2004) Karamangil, M. İhsan; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Makine Mühendisliği Bölümüİçlerine yanmamış yakıt-hava karışımı girebilen fakat alev giremeyen yanma odası içindeki boşluklar hidrokarbon emisyonlarının ana kaynağını oluştururlar. En önemlileri segmanlar arası bölge ile conta boşluğudur. Bu makale bu iki kaynağın difüzyonu ve taşınması ile ilgili teorik bir çalışmanın sonuçlarını içerir. Model, 3 alt modelden oluşur. Birincisi; yanma odası gazları için termodinamik model, segman ve conta boşluğu hidrokarbonları için ikincisi model ve türbülans modelini içeren akış alanının nümerik çözümü için sonuncu model. Nümerik modeli basitleştirmek için merkeze konumlandırılmış tek bir supap dikkate alınır. 2-boyutlu akış alanı sonlu hacim metoduyla çözülür. Conta boşluğu hidrokarbonları supaba yakın konumlarından dolayı silindiri daha önce terk ederler. Bu hidrokarbonlar 510°- 570° arasında supap kesitinde görünürken segman bölgesi hidrokarbonları 510°-660° gibi daha uzun sürede silindirden ayrılırlar. Segman bölgesi hidrokarbonlarının taşınımı silindir cidarlarına yakın iken conta boşluğu hidrokarbonları silindirin merkezine doğru yönelirler.Item The crb of snr estimates for bpsk signals in rayleigh fading channels with correlated dual mrc diversity(Uludağ Üniversitesi, 2004) Ertaş, Tuncay; Dilaveroğlu, Erdoğan; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Elektronik Mühendisliği BölümüThe Cramér-Rao bound is derived for SNR estimation of BPSK modulated signals in Rayleigh fading channels with correlated dual MRC diversity.Item Direkt püskürtmeli benzin motorları ve Mitsubishi Metodu(Uludağ Üniversitesi, 2004) Karamangil, M. İhsan; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüDaha düşük yakıt tüketimi, daha yüksek güç ve daha fazla performansa olan talep, gelişen teknoloji ile birlikte araştırmacıları direkt püskürtmeli (DP) benzin motorlarına daha fazla ilgi duymalarına yönlendirmiştir. Bu çalışmada, ilk olarak, DP kavramı klasik yakıt püskürtme sistemleri ile karşılaştırılmış ve her iki sistemin üstünlükleri ve sakıncaları karşılaştırmalı olarak verilmiştir. Tipik bir DP uygulaması olarak “Mitsubishi Metod” izah edilmiş ve kendine özgü özellikleri vurgulanmıştır. Bu sistemin bazı problemlerine çözüm getirmek kaydıyla, gelecekte klasik yakıt püskürtme sistemlerinin yerini alması beklenmektedir.Item Dokuma makinalarında elektronik çözgü salma mekanizmalarının matematiksel analizi(Uludağ Üniversitesi, 2004) Eren, Recep; Özkan, Gülcan; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Tekstil Mühendisliği BölümüBu makalede, dokumada elektronik çözgü salma mekanizmalarının matematiksel analizi sunulmaktadır. Ağızlık açma ve tefe vurma işlemlerinden dolayı her makina devrinde ortaya çıkan periyodik bozucular göz önüne alınmamakta, periyodik olmayan bir bozucu olan çözgü levendi çapındaki azalmanın çözgü salma mekanizması performansına etkisi simülasyon yöntemi kullanılarak belirlenmektedir. Dolu leventten boş levende kadar çözgü gerginliği değişimi hesaplanmakta ve sonuçlar analiz edilmektedir.Item Fast computation of a complex quadratic form(Uludağ Üniversitesi, 2004) Dilaveroğlu, Erdoğan; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Elektronik Mühendisliği BölümüA fast algorithm has been proposed for computing the complex quadratic form x y H −1 Λ , where x , y are arbitrary N ×1 complex vectors and −1 Λ is the inverse of an N × N covariance matrix of a complex, circular, Gaussian autoregressive process.Item Organize sanayi bölgelerinde atıksu arıtımı: Bursa’dan bir O.S.B. örneği(Uludağ Üniversitesi, 2004) Üstün, Gökhan Ekrem; Solmaz, Seval Kutlu Akal; Kestioğlu, Kadir; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüOrganize Sanayi Bölgeleri (OSB), sanayiden kaynaklanan çevresel problemlerin minimum düzeye indirilmesi ve/veya ortadan kaldırılması, ekonomik açıdan farklılaşan bölgeler arası dengeli kalkınmanın sağlanmasını amaçlayan bir modeldir. Örnek OSB, Bursa ili - Demirtaş ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. OSB’de mevcut tesislerin endüstriyel ve evsel nitelikli atıksularının büyük bir kısmı açık kanal vasıtası ile, bir kısmı da özel kanallar ile Nilüfer çayına deşarj edilmektedir. Bu tebliğde, Bursa’daki bir OSB’de atıksu arıtma tesisinin planlama çalışmasında esas alınan değerlendirmeler ve bu veriler kullanılarak geliştirilen arıtma sistemi projelendirme kriterleri verilmiştir. OSB’sinde halihazır ortalama günlük debi 40.000 m3 /gün, atıksudaki başlıca kirlilik parametrelerinin ortalama değerleri Kimyasal Oksijen İhtiyacı (KOI) = 800 mg/L, Biyolojik Oksijen İhtiyacı (BOI5) = 350, mg/L, Askıda Katı Madde (AKM) = 300 mg/L, olarak tespit edilmiştir. Kimyasal arıtılabilirlik çalışmalarında ise KOI giderim verimi % 40-60 civarında elde edilmiştir. OSB ortak kanalından alınan atıksu üzerinde Al2 (SO4)3.18H2O, FeCl3, Fe2 (SO4)3 kullanılarak gerçekleştirilen kimyasal ön arıtılabilirlik çalışmaları sonucunda kimyasal arıtmada Al2 (SO4)3.18H2O ve anyonik polielektrolit kullanılmasına karar verilmiştir.Item Su temini tesislerinin tarihsel gelişimi sürecinde Bursa ili(Uludağ Üniversitesi, 2004) Yalılı, Melike; Solmaz, Seval Kutlu Akal; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüBu çalışmada, Bursa ili için su temini tesislerinin tarihsel gelişimi ortaya konmaya çalışılmıştır. Çalışma; Kuruluş Dönemi, Osmanlılar Dönemi ve Cumhuriyet Dönemi olmak üzere üç grupta ele alınmıştır. Özellikle yakın geçmişteki tarihsel süreç içerisinde su temini alanında gerçekleştirilen projeler detaylı olarak araştırılmış ve makalede kapsamlı olarak açıklanmıştır. Bursa’ya su temin eden ilk su şebekesi, Bursa’nın kurucusu olan Hannibal tarafından Pınarbaşı suyunun künklerle yapılan isale ve şebeke sistemi vasıtasıyla şehre getirilmesiyle oluşturulmuştur. Osmanlılar Döneminde, dönemin hükümdarları tarafından pek çok proje hizmeti sunulmuş ve bu dönemde özellikle Bursa iline çok sayıda hayrat çeşme kazandırılmıştır. Osmanlılar Döneminde teknik anlamda ilk içme suyu temini projesi Reşit Mümtaz Paşa tarafından hazırlattırılmış, 1000 ton kapasiteli depo ve 72 km’lik şebeke inşaatı gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyet Döneminde su temini konusunda yapılan çalışmalar modern teknolojinin belirlediği standartlar çerçevesinde oluşturulmuştur. 1970’li yıllardan itibaren Bursa ili için İlk Kapsamlı İçme Suyu Projesi’nin temelleri atılmıştır. Günümüzde Bursa iline 5,845,000 m3 /gün Doğancı Barajından, 360,000 m3 /gün kuyulardan ve 1,277,000 m3 /gün pınarlardan olmak üzere, toplam 7,491,000 m3 /gün’lük su temin edilmektedir. Bu su miktarı, su temini tesislerinin tarihsel gelişimi sürecinde gerçekleştirilen projeler yardımıyla günümüzde 3042 km’lik isale hatları ile iletilmektedir.Item Tasarımcıların yaratıcılığına bilgisayar programları ile katkı sağlama ve bir örnek yazılımın geliştirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2004) Çavdar, Kadir; Babalık, Fatih C.; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüHenüz tam olarak çözülememiş olan insanın “fikir yaratma” mekanizmasının işlevsel hale gelebilmesi için mevcut bilgi yönetimi yazılımları mantığında yapılabilecek geliştirmeler sonucu bu “bilinç altı” fonksiyonunun efektif şekilde kullanılabileceği düşünülmektedir. Kapsamlı bir yazılım, tahrik elemanı vazifesi görerek yeni düşüncelerin, yeni tasarımların oluşumunu tetikleyebilir. Tetikleme görevinin tam anlamıyla gerçekleştirilebilmesi için insan beyninin çalışması incelenmiş ve elde edilen sonuçlarla tetikleyici özelliğe sahip bir yazılımdan beklenenler ortaya konmuş ve özellikle böyle bir yazılıma ihtiyaç duyulduğu düşünülen “makine akustiği” alanında çalışan tasarımcılar için bir örnek yazılım geliştirilmiştir. Bu yayında, geliştirilen yaklaşım ve sonucunda ortaya konan yazılım tanıtılacaktır.Item Üç boyutlu tesadüfi dağılımlı aramid novoloid ve cam lif takviyeli polimerik kompozit malzemelerin aşınma direnci(Uludağ Üniversitesi, 2004) Gemci, Remzi; Ulcay, Yusuf; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Tekstil Mühendisliği BölümüBu çalışmada “Tesadüfi Dağılımlı Lif Takviyeli Polimerik Kompozit Malzemelerde Aşınma Direnci ”araştırılmıştır. Lif takviyeli polimerik kompozit malzemelerle ilgili deneysel çalışmada, %1, %3, %5, hacimsel oranlı Kevlar®49, Novoloid (Kynol®), E-Cam lifi takviye ve, grafit tozu, alüminyum tozu dolgu malzemeli karışımlı numuneler aşınma testine tabi tutulmuşlardır. Sonuçlar, deney numunelerinin ölçülen ağırlık kaybı ile değerlendirilmiştir. Çalışma sonunda Kevlar®49 ve E-cam lifleriyle takviyelendirilen kompozit malzemede aşınma direncinin yüksek, hatta hacimsel oranının arttırılmasıyla aşınma direncinin daha da yükseldiği görülmüştür. Dolgu malzemelerinden grafit tozunun burada zımpara ile aşındırmadan dolayı aşınma direncine etkisinin olmadığı, hatta direnci düşürdüğü görülmüştür. Alüminyum tozunun da aşınmaya direncinin yükselmesine etkili olmadığı, hatta oranın artmasıyla aşınma direncinin düştüğü görülmüştür.Item Ülkemiz jeotermal kaynaklarının ikinci kanun verim değerlerine bağlı sınıflandırılması(Uludağ Üniversitesi, 2004) Etemoğlu, Akın B.; Can, Muhiddin; Kılıç, Muhsin; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüDünya enerji ihtiyacındaki artış çevresel faktörlerle birleşerek araştırmaları doğal kaynakların kullanımındaki teknolojinin geliştirilmesine yönlendirmektedir. Bu olgu, bilimsel çevreleri, enerji dönüşüm araçlarını yeniden değerlendirmeye ve varolan sınırlı enerji kaynaklarından daha çok yararlanabilmek için yeni yöntemler geliştirmeye zorlamaktadır. Ülkemiz enerji potansiyeli içerisinde jeotermal kaynakların yeri ve önemi oldukça büyüktür. Bu çalışmada; sistem potansiyelinin belirlenmesinde sağlam bir temel oluşturan özgül ekserji verimi (ÖEV) değerleri esas alınarak ülkemiz jeotermal kaynaklarının sınıflandırılması yapılmıştır. Özgül elektrik gücü (ÖEG) ve özgül akışkan miktarları (ÖAM) arasındaki ilişkiler de verilmiştir. Elde edilen ekserji analizi sonuçları kaynak karakteristiği ve jeotermal kaynağın optimum kullanım alanının belirlenmesinde etken olduğu tespit edilmiştir.Item Vazodilatasyonun insan fizyolojisine etkisi ve terleme ile karşılaştırılması(Uludağ Üniversitesi, 2004) Kaynaklı, Ömer; Kılıç, Muhsin; Mühendislik Mimarlık Fakültesi; Makine Mühendisliği Bölümüİnsan sıcak bir ortama girdiğinde vücut ısı dengesini sağlamak için bazı tepkiler verir. Vücut sıcaklığının istenilen aralıkta kalması ve ısıl konforun sağlanabilmesi için verilen bu tepkiler vazodilatasyon ve terlemedir. Bu çalışmada, vücudun sıcağa karşı doğal korunma mekanizmalarından olan vazodilatasyon ve terlemenin vücut fizyolojisi üzerindeki etkileri incelenmiştir. Bu amaçla vücutla çevre arasındaki ısı-kütle geçişinin ve fizyolojik tepkilerin simülasyonu oluşturularak Delphi 7 programlama dili ile bilgisayar ortamına aktarılmıştır. Geliştirilen yazılımla; 1) terleme ve vazodilatasyon etkilerinin olduğu, 2) terleme etkilerinin olmadığı, 3) vazodilatasyon etkilerinin olmadığı ve 4) her iki etkinin de olmadığı durumlar olmak üzere dört farklı koşul altında çözümleme yapılmıştır. Her durum için vücudun denetim mekanizmalarının tepkileri incelenerek, vazodilatasyon ve terlemenin vücuttan olan ısı kayıplarını, iç bölme ve deri tabakası sıcaklıklarını ve ısıl duyumu hangi ölçüde etkilediği karşılaştırmalı olarak verilmiştir.