Browsing by Author "Cengiz, Mete"
Now showing 1 - 20 of 44
- Results Per Page
- Sort Options
Item 12 yaşında erkek çocukta bronşial karsinoid tümör(Uludağ Üniversitesi, 1986) Tolunay, Şahsine; Erol, Oktan; Cengiz, Mete; Hekimgil, Mine; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.Bronşial karsinoid, bronşial adenomaların en sık gözlenen tipini oluşturur ve sıklıkla 45 yaş civarında gözlenir. Çocuklarda bronşial karsinoidler son derece enderdir. Atipik şekillerinin dışında genellikle düşük malignite özelliği taşıyan bu tümörler histogenezisi, histolojisi ve ultrastrüktür bakımından intestinal karsinoidlere benzerler.Item Akut arteriyel dolanım yetmezliğinde serum kreatin fosfokinaz (CPK) ve laktik dehidrogenaz (LDH) enzimlerinin önemi(Bursa Üniversitesi, 1980) Cengiz, Mete; Özcan, Mesut; Bursa Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim DalıBu çalışma deneysel olarak ve klinikteki akut arteriyel dolanım yetmezliğinde arteri tıkalı olan ekstremitenin venöz dönüşündeki CPK ve LDH enzim düzeylerindeki değişmeleri saptandı. Akut arter tıkanmalarındaki, klinik, deneysel, metabolik ve biyokimyasal olaylarla ilgili bilgilerle birlikte, değerlendirilerek, klinik uygulamada yararları araştırıldı. Deneysel çalışmada koyunların arteria femoralis communis'leri bağlanarak 72 saat tıkalı tutuldu. Daha sonra revaskülarizasyon yapılarak izleyen 72 saatteki enzim değişiklikleri araştırıldı. Klinik uygulamada ise, akut arter tıkanması nedeni ile ameliyat edilen 8 olgunun klinik özellikleri, iskemik dönemdeki ve revaskülarizasyondan sonraki dönemdeki enzim düzeyleri ile ekstremitenin prognozu arasındaki ilişki araştırıldı. İskemi derecesi arttıkça CPK değerlerinde hücre harabiyetine bağlı olarak artış görüldü. Revaskülarizasyondan sonra CPK değerlerindeki yükselmenin prognozun kötü olabileceğine işaret ettiği sonucuna varıldı. LDH ile iskemi derecesi arasında bir prognostik ilişki bulunmadı. Akut arter tıkanmalarında zaman faktörünün prognozu etkilemede kesin bir rol oynamadığı, ekstremitenin canlılığını kollateral dolanımın yaygınlığı ve dokulardaki harabiyet derecesinin saptayabileceği ve bunu saptamada CPK enzim araştırmasının önemi olduğu saptandı.Item Aorta ve iliak arter hastalarında cerrahi tedavi ve sonuçları(Uludağ Üniversitesi, 1984) Özkan, Hayati; Baççıoğlu, Erdal; Cengiz, Mete; Özdemir, İ. Ayhan; Bursa Üniversitesi/Tıp Fakültesi.1977·1983 yılları arasında 82 aorto iliofemoral bölge arter hastalığına cerrahi girişim uygulandı. Altmışdört tıkayıcı (% 78.1), 18 aneurysmal (% 21.9) hastalık olan serimizde çoğunlukla yapay greftle by-pass ameliyatı uygulandı. Otojen uen grefti, endarterektomi ue translüminal intraarteryel dilatasyon diğer uygulama şekilleri oldu. Ölüm oranı % 19.6 olan serimizde yaşlılığın getirdiği sistemik hastalıklar ve patlamış abdominal aort anevrizması ölümün sık olmasının nedeni idi. Olguların 62'si (% 75.5) semptomsuz olarak yaşam sürdürmektedir.Item Asymptomatic balanced-type double aortic arch in an elderly patient: A case report(Forum Multimedia Publishing, 2007-08) Yılmaz, Mert; Tok, Mustafa; Cengiz, Mete; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.; 57220839864; 6506976035; 7003766367Double aortic arch is a congenital abnormality and sporadic cases have been reported in adult patients, who are usually diagnosed after complaining of asthma-like symptoms or swallowing difficulties because of the compression of the trachea or esophagus by the abnormal aortic arches. We present the case of a 67-year-old male patient with double aortic arch, found coincidentally during coronary angiographic examination.Item Çocuklarda görülen gastrointestinal sistem yabancı cisimleri(Uludağ Üniversitesi, 1990) Ildırım, İbrahim; Özdemir, Ayhan; Çil, Ergün; Cengiz, Mete; Dönmez, Osman; Özkan, Hayati; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/ Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.Oyun çocukluğu döneminde Gastrointestinal sistemde (GİS) yabancı cisimler genellikle oyuncak parçalan ve madeni paralardır. Büyük olanlar özofagusun darlıklarında takılırken diğerleri cinsine göre daha aşağılara inerken kendiliğinden çıkabilmektedir. Ağustos 1988 ile Temmuz 1989 arasında kliniğimize yabancı cisim yutma anamnezi ile gelen 14 olgu incelendi. Yaşlan 2 ay ile 10 yaş arasında, ortalama 4.0 + 3.2 yaş idi. Olguların % 86'sı hemen, yabancı cisim yutma şikayeti ile başvurdu. 13 olguda yabancı cisim üst GİS te 1 olguda ise barsaklardaydı. Yabancı cisimlerin % 57'si madeni para idi. 13 olguda yabancı cisim özofagoskopi ile çıkarıldı. Bir olguda ise kendiliğinden gaita ile çıktı. Hiçbirinde komplikasyon gelişmedi.Item Çocuklarda görülen yabancı cisim aspirasyonları(Uludağ Üniversitesi, 1990) Ildırım, İbrahim; Özdemir, Ayhan; Çil, Ergün; Cengiz, Mete; Dönmez, Osman; Özkan, Hayati; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/ Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.Çocukluk çağında yabancı cisimler sıklıkla akciğer hastalıkları ile konuşabilir. Uzun süren solunum yolu problemleri olan medikal tedaviye yanıt vermeyen hastalarda yabancı cisim aspirasyonu düşünülmelidir. Haziran 1988 ile Ağustos 1989 tarihleri arasında kliniğimizde yatan ve yabancı cisim çıkarılan 50 olgu incelendi. Olgularımızın % 74'ü erkek ve ortalama yaşlan 28 ay idi. En sık rastlanan geliş şikayetleri sırasıyla öksürük, nefes darlığı, morarma, hırıltılı solunum ve ateş idi. Olgulanmızın % 42'sinde yabancı cisim anamnezi mevcutken, % 40 ında şüpheli, % 18'inde ise hiç yabancı cisim anamnezi yoktu. Olguların % 36'sında daha önce çeşitli tedaviler uygulandığı saptandı. Yabancı cisimlerin % 64'ünü çeşitli çerezler, % 12'sini de çeşitli bitki parçalan oluşturuyordu. % 90 olguda bronkoskopi, % 6 torakotomi uygulanırken, % 4 olguda ise yabancı cisim kendiliğinden çıktı.Item Damar hastalıklarında trombolitik tedavi(Bursa Üniversitesi, 1989) Cengiz, Mete; Yurtkuran, Mustafa; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı.Çeşitli damar ve by pass greft tıkanmalarında tedavi alternatifi veya yardımcı bir metod olarak, streptokinaz (SK) veya Urokinaz (UK) kullanılarak başarılı bir şekilde trombolitik tedavi uygulanmıştır. Son yıllarda fibrinolitik sistemin daha uygun bir aktivatörü olan rekombinant human-doku tipi plazminojen aktivatörü (rt-PA) bu alana katılmıştır. Bu derleme yazısında, biz bu üç fibrinolitik ajanın etki mekanizmasını ve literatürdeki klinik uygulamalarını ve sonuçlarını sunmaktayız.Item Deneysel ortotopik transplantasyon için uzun süreli kalp prezervasyonu(Uludağ Üniversitesi, 1989) Cengiz, Mete; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.Bu çalışmada, transplantasyon için kalbin uzun süreli prezervasyonunda UW solüsyonunun (University of Wisconsin Solution) etkisi araştırıldı. ilk olarak UW ve modifiye Collins solüsyonları karşılaştırıldı. İkinci olarak da UW solüsyonu ile modifiye bir şekil olan UW-sukroz solüsyonları karşılaştırıldı. Her bir grupta 6 köpek kalbi 4°C'de 24 saat prezerve edildikten sonra ortotopik pozisyonda transplante edildi. Transplantasyon işlemi bittikten 45 dakika sonra 1, 2 ve 3. saatlerde sol ventrikül fonksiyonları ölçüldü. Deneyin sonunda doku su, sodyum, potasyum, Adenozin Trifosfat (ATP) ve Laktat düzeylerinin tayini için örnekler alındı. UW solüsyonunun kalbin uzun süreli prezervasyonunda, modifiye Collins solüsyonu ile karşılaştırıldığında daha iyi koruduğu ve UW grubunun sol ventrikül fonksiyonlarının daha üstün olduğu belirlendi. Deneylerin ikinci kısmında, UW solüsyonu ile modifiye şekli olan UW-sukroz karşılaştırmasında su, sodyum, potasyum, ATP ve laktat düzeyleri arasındaki farklılık istatistiksel olarak önemsiz bulundu fakat UW-sukroz grubundaki sol ventrikül fonksiyonları daha iyiydi. Bunun nedeninin sukrozun molekül ağırlığının hidroksietil nişastaya göre daha hafif olmasından olabileceği düşünüldü.Item Diafragma gelişim defektleri(Bursa Üniversitesi, 1989) Doğruyol, Hasan; Şanal, Murat; Özkan, Hayati; Cengiz, Mete; Özdemir, İ. Ayhan; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahi Anabilim Dalı.Uludağ Üniv. Tıp Fak. Çocuk Cerrahisi ve GKDC Anabilim Dallarında 1978- 88 yılları arasında 21 vaka konjenital diafragma hernisi tanısı ile ameliyat edilmiştir. Bunların 12 tanesi Bochdalek (Posterolateral), 9 tanesi de Morgagni (stemokostal) hernisi idi. Olguların 4 tanesi 0-2 gün, 4 tanesi 3-5 gün, 4 tanesi 25 gün 6 ay yaş grubunda, 9 tanesi de 4 yaşın üzerinde idi. Bu olgular retrospektif olarak değerlendirilmiş, klinik özellikleri, radyolojik bulguları ve tedavi sonuçları takdim edilmiştir.Item Direct reimplantation technique via a right minithoracotomy for scimitar syndrome: A case report(Forum Multimedia Publishing, 2006-12) Yılmaz, Mert; Şenkaya, Işık; Cengiz, Mete; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.; 57220839864; 56495079800; 7003766367Scimitar syndrome ( SS) is a rare congenital cardiac anomaly defined by an anomalous right pulmonary vein draining of the right lung into the inferior vena cava. We describe a direct reimplantation technique and atrial septal defect closure using cardiopulmonary bypass via a right minithoracotomy on a 24 year-old female SS patient who had an accompanying sinus venous atrial septal defect.Item Effect of low-dose methyl prednisolone on serum cytokine levels following extracorporeal circulation(Arnold, 1999) Yılmaz, Mert; Ener, Serdar; Akalın, Halis; Sağdıç, Kadir; Serdar, Osman Akın; Cengiz, Mete; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İmmünoloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kardiyoloji Anabilim Dalı.; AAF-5116-2019The systemic inflammatory response to cardiopulmonary bypass (CPB) is associated with increased production of cytokines. This systemic inflammatory response characterized by the activation of interleukin-6 (IL-6) and interleukin-8 (IL-8) during and after CPB is well documented. A prospective, randomized, double-blind study was performed so as to understand the effects of low-dose methyl prednisolone sodium succinate (MPSS) on the circulating levels of serum cytokines and clinical outcome. Twenty patients were randomly divided into two groups on the basis of the administration of low-dose(1 mg/kg) MPSS in = 10) and placebo in = 10) into the pump prime solution. All patients were scheduled to undergo a primary; elective coronary artery bypass grafting operation. Patients receiving concurrent corticosteroids, salicylates, dipyridamol or anticoagulants were excluded from the study. Other exclusion criteria were concurrent chronic obstructive pulmonary disease, chronic renal failure, insulin-dependent diabetes, congestive cardiac failure, peptic ulcer history, prior cardiac operations, recent tin a one-month period) myocardial infarction and steroid dependency. Mild systemic hypothermia (30-32 degrees C, rectal) was assured during the CPB. Four blood samples were drawn from the radial artery catheter immediately before starting CPB (T1), following protamine administration (T2) and at 24 (T3) and 48 h (T4) after completion of CPB. In each sample, creatine kinase-myocardial band (CK-MB), white blood cell (WBC), IL-6 and IL-8 levels were measured. IL-6 and IL-8 concentrations were measured by enzyme immunoassay and enzyme-linked immunoabsorbant assay methods.Item Eksternal iliak arterin fibromüsküler hiperplazisi sonucu alt ekstremite iskarnisi(Uludağ Üniversitesi, 1984) Cengiz, Mete; Sezer, Hüsnü; Özkan, Hayati; Erol, Oktan; Özdemir, İ. Ayhan; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.Sağ alt ekstremitede iskemi bulguları olan 17 yaşında erkek hastaya, sağ ekstemal iliak arterin fibromuskuler hiperplazisi tanısı, argiograi ve histopatolojik inceleme ile konmuştur. Tedavi, önce eksternal iliak artere endarterektomi ve balon kateter dilatasyonu, 1 yıl sonrise dakron gre{t ile komün iliak -femoral ''bypass" ile gerçekleştirilmiştir.Item Elevation of serum cerebral injury markers correlates with serum choline decline after coronary artery bypass grafting surgery(Walter de Gruyter, 2006) İlçöl, Özarda Yeşim; Başağan-Moğol, Elif; Cengiz, Mete; Ulus, İsmail Hakkı; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Biyokimya Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Merkez Laboratuvarı.; AAL-8873-2021; D-5340-2015; 35741320500; 7003766367; 7004271086; 23982134100The aims of this study were to determine circulating choline status and its relationship to circulating levels of S-100b protein and neuron-specific enolase, biochemical markers of cerebral injury and cognitive decline, after coronary artery bypass grafting ( CABG) surgery. Preoperatively, patients scheduled for off-pump or on- pump CABG surgery had serum concentrations of 12.0 +/- 0.2 and 11.7 +/- 0.4 mmol/L free choline and 2640 +/- 65 and 2675 +/- 115 mmol/L phospholipid-bound choline, respectively. Serum free and bound choline levels decreased by 22-37% or 34-47% and 16-36% or 31-38% at 48 h after off-pump or on- pump surgery, respectively. Serum S-100b and neuron-specific enolase increased from preoperative values of 0.083 +/- 0.009 and 6.3 +/- 0.2 mg/L to 0.405 +/- 0.022 and 11.4 +/- 0.8 mg/L, respectively, at 0 h postoperatively and remained elevated for 48 h after off-pump surgery. Serum free and bound choline concentrations were inversely correlated with the concentrations of S-100b ( r=-0.798; p<0.001 and r=-0.734; p<0.001) and neuron-specific enolase ( r=-0.840; p<0.001 and r=-0.728; p<0.001). In conclusion, CABG surgery induces a decline in serum free and phospholipid-bound choline concentrations. The decreased serum choline concentrations were inversely correlated with the elevated levels of circulating cerebral injury markers. Thus, a decline in circulating choline may be involved in postoperative cognitive decline.Item Erişkinde mediastinal tüberküloz lenfadenopatisi(Uludağ Üniversitesi, 1984) Cengiz, Mete; Tuncel, Ercan; Özdemir, İ. Ayhan; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Radyoloji Anabilim Dalı.Tüberküloza bağlı mediastinal lenfadenopati çocukluk çağı tüberkülozunun (primer tüberküloz) temel röntgen bulgusudur. Yetişkin tipi akciğer tüberkülozunda görülmez. Yetişkinde görülen mediastinal lenfadenopati genellikle lenfoma veya bronkial karsinoma gibi malign bir olayı düşündürür. Yetişkinde sık görülmemesi nedeniyle 5 tüberküloz mediastinal lenfadenopati olgusu sunulmuş, tanı ve ayırıcı tanı özellikleri tartışılmıştır.Item Erişkinlerde aorta koarktasyonu ve komplikasyonu(Uludağ Üniversitesi, 1984) Cengiz, Mete; Sezer, Hüsnü; Özkan, Hayati; Özdemir, İ. Ayhan; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahi Anabilim Dalı.1978-1983 yıllarında aorta koarktasyonu ve komplikasyonu nedeniyle ameliyat edilen 5 erişkin hasta sunulmuş ve bu konudaki bilgiler gözden geçirilmiştir.Item Femoral ven stenozu: Hemodiyaliz için yapılan femoral ven kateterizasyonunun yeni bir komplikasyonu(Uludağ Üniversitesi, 1992) Yurtkuran, Mustafa; Cengiz, Mete; Yavuz, Mahmut; Güllülü, Mustafa; Sadıkoğlu, Yurtkuran; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı/Nefroloji Bilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Radyoloji Anabilim Dalı.Hemodiyaliz için uygulanan Femoral ven kateterizasyonunun komplikasyonu olarak gelişebilen Femoral ven stenozunun yaş, cins ve femoral ven kateterizasyonu sayısı ile ilişkisi araştırılmıştır. Kronik hemodiyaliz programında olan ve femoral ven kateterizasyonu uygulanan 27 olguda venografi ile femoral venler incelenmiştir. Venografi ile incelenen vakaların % 22'sinde veno stenozu saptanmış ve femoral ven stenozunu femoral ven kateterizasyon sayısı ile ilişkili olduğu görülmüştür.Item Kalıcı pacemaker implantasyonuna ait komplikasyonlar(Uludağ Üniversitesi, 1995-11-29) Yılmaz, Mert; Şenkaya, Işık; Önol, Hakan; Özkan, Hayati; Cengiz, Mete; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında 1980-1992 yılları arasında geçen oniki yıllık süre içinde 154 olguya (65 kadın, 89 erkek) kalıcı pacemaker uygulanmıştır. Yaş ortalaması 56.2 (4-78) olarak saptandı. Yüz elli bir olguya endokardial, 3 olguya epikardial elektrod yerleştirildi. Kalıcı pacemaker endikasyonları arasında en sık olarak (%57) A-V Tam Blok yer aldı. Tüm olgularda pacemaker implantasyonuna ait komplikasyonlar retrospektif olarak incelendi. Komplikasyonlar, sıvı kolleksiyonu (% 1.94), pace elektrodunun yerinden ayrılması (% 4.54), cilt erozyonu(% 3.89), pnömotoraks (% 1.29), pulmoner emboli (% 0.64) idi. Mortalite olmadı ancak komplikasyon gelişen olgulara belirgin morbidite eklendi.Item Kardiovasküler hastalıklarda digitalin'in etkileri (klinik ve elektrokardiografik araştırma)(Uludağ Üniversitesi, 1983) Cordan, Jale; Aydınlar, Ali; Cengiz, Mete; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.Bu çalışma kardiyovasküler sistem yönünden normal 8 olgu ve kalp hastalığı tanısı almış çeşitli hastalık gruplarından seçilen 44 olgu olmak üzere, toplam 52 olgu üzerinde, digital nin normal olgularda ve elektrokardiyografi anormalliği gösteren çeşitli kalp hastalıklarında etkilerinin araştırılması amacı ile yapılmıştır. Normal olgularda digital tesirinin % 46 oranında olmasına karşın , klinik veya elektrokardiyografik anomalisi olan olgularda dijital tesirinin % 90-100 gibi yüksek oranlarda görüldüğü saptanmıştır. Elektrokardiogramda digital etkisi en belirgin olarak ya QRS komplekslerinin en yüksek pozitiflik gösterdiği derivasyonlarda (kardiyovasküler sistemi normal olgularda olduğu gibi) veya sağ kalp ve sol kalbin anatomik veya fizyolojik hastalığa uğradığı durumlarda (EKG'de sağ ventrikül hipertrofisi) V1 - V4 derivasyonlarında; veya (EKG'de sol ventrikül hipertrofisi bulunan olgularda) V3 - V6 derivasyonlarında en belirgin olarak ortaya çıktığı görülmüştür. Ayrıca digital etkisinin yaygın ST-T değişikliği yapmasından çok lokalize STT değişiklikleri oluşturduğu dikkati çekmiştir.Item Kardiovasküler hastalıklarda digitalinin etkileri (Klinik ve elektrokardiografik araştırma)(Uludağ Üniversitesi, 1983) Cordan, Jale; Aydınlar, Ali; Cengiz, Mete; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.Bu çalışma kardiovasküler sistem yönünden normal 8 olgu ve kalp hastalığı tanısı almış çeşitli hastalık gruplarından seçilen 44 olgu olmak üzere, toplam 52 olgu üzerinde, digitalinin normal olgularda ve elektrokardiografi anormalliği gösteren çeşitli kalp hastalıklarında etkilerinin araştırılması amacı ile yapılmıştır. Normal olgularda digital tesirinin % 46 oranında olmasına karşın, klinik veya elektrokardiografik anomalisi olan olgularda dijital tesirinin % 90-100 gibi yüksek oranlarda görüldüğü saptanmıştır. Elektrokardiogramda digital etkisi en belirgin olarak ya QRS komplekslerinin en yüksek pozitiflik gösterdiği derivasyonlarda (kardiovasküler sistemi normal olgularda olduğu gibi) veya sağ kalp ve sol kalbin anatomik veya fizyolojik hastalığa uğradığı durumlarda (EKG'de sağ ventrikül hipertrofisi) V1 - V4 derivasyonlarında; veya (EKG'de sol ventrikül hipertrofisi bulunan olgularda) V3 - V6 derivasyonlarında en belirgin olarak ortaya çıktığı görülmüştür. Ayrıca digital etkisinin yaygın ST-T değişikliği yapmasından çok lokalize STT değişiklikleri oluşturduğu dikkati çekmiştir.Item Konjenital diyafragma hernileri(Uludağ Üniversitesi, 1984) Özkan, Hayati; Cengiz, Mete; Baççıoğlu, Erdal; Özdemir, İ. Ayhan; Bursa Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğü Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı.1978-1983 yılları arasında ameliyat edilen 9 Bochda/ek, 4 Morgagni hernisi olgusu değerlendirilmiş, bulgular sunulmuştur.
- «
- 1 (current)
- 2
- 3
- »