Browsing by Author "Yücel, Ahmet Ali"
Now showing 1 - 20 of 22
- Results Per Page
- Sort Options
Item Alzheimer tipi senil demans hastalarında retina sinir lifi katmanındaki dejenerasyonun saptanmasında optik koherens tomografisinin kullanımı(Uludağ Üniversitesi, 2015) Poroy, Ceren; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.Önceleri Alzheimer hastalığındaki görme fonksiyon bozuklukları kortikal alanlardaki hasarla ilişkilendirilmişken, günümüzde retinal dejenerasyonun da etkili olduğu kabul görmüştür. Biz çalışmamızda optik koherens tomografisi (OCT) ile yapılmış peripapiller retina sinir lifi tabakası (pRSLT) kalınlığı, makula kalınlığı ve makula hacmi ölçümleri ile hafif-orta evre Alzheimer hastalarında retinal dejenerasyonun olup olmadığını göstermeyi hedefledik. Aralık 2011– Mayıs 2015 tarihleri arasında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı polikliniğinde muayene edilmiş 21 Alzheimer tipi demans hastasının 35 gözüyle benzer yaş grubundaki kognitif bozukluğu olmayan 56 hastanın 100 gözünün Stratus OCT ile yapılmış olan pRSLT kalınlığı, makula kalınlığı ve hacmi ölçümleri karşılaştırıldı. Alzheimer grubunda ortalama ve superior kadran pRSLT kalınlığı, kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha inceydi (sırasıyla p=0,017 ve p=0,004). Diğer kadranlarda iki grupta anlamlı farklılık izlenmedi (p>0,05). Makula kalınlığı ve hacmi haritasında Alzheimer grubunda fovea kalınlığı ve hacmi kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha kalın saptandı (her ikisi için de p=0,008). İç halkada inferior kadranda makula kalınlığı ve hacmi Alzheimer grubunda kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha ince saptandı (sırasıyla p=0,003 ve p=0,004), diğer kadranlar iki grupta anlamlı farklılık göstermedi (p>0,05). Dış halkada makula kalınlığı ve hacminde Alzheimer ve kontrol grubunda anlamlı farklılık saptanmadı (p>0,05). Çalışmamızda saptanan pRSLT kalınlığı ile ilgili bulgular genelde literatürle uyumluluk gösterirken, makula kalınlığı ve hacim ölçümleri kısmen farklılık göstermiştir. OCT; pRSLT kalınlığı, makula kalınlığı ve hacmi ölçümleri ile Alzheimer hastalığındaki retinal dejenerasyon hakkında bilgi vermektedir. Bu nedenle Alzheimer hastalığında tanıyı kuvvetlendirmek için ve erken tanıda yardımcı metod olarak OCT'nin kullanılması önerilebilir.Item Avrupa yapımı göziçi lensleri üzerine bir irdeleme(Uludağ Üniversitesi, 1990) Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.Avrupa yapımı üç yapımcının beş gezici lensinin bazı özellikleri incelemeye alındı. Üç yönlü araştırma yapıldı : 1. Yüzey ve kalite yapıları, düzensizlikleri,. 2- Ultraviyole ışık geçirgenlikleri 3, Nd:YAG laserin, lensler içinden geçmesiyle olu şan hasarlar ve türleri incelendi. Önceki araştırmacıların sundukları çalışmalarla bizimkiler karşılaştırıldı. Sonuçta incelenen göziçi lenslerinde ileriye dönük kusurlar sap tandı ve göz hekimlerinin bu durumlar karşısında nasıl davranacakları tartışıldı.Item Complications of intravitreal dexhametasone implant injections(KARGER, 2014) Kıvanç, Sertaç Argun; Kaderli, Berkant; Asadova, Vusale; Yalçınbayır, Özgür; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi.; 0000-0002-7311-5277; AAH-6518-2021; IYJ-9408-2023Item Contamination of eyedrops used for diagnostic purposes in outpatients clinics: Are we aware?(Assoc Research Vision Ophthalmology, 2017-06) Ulusoy, Mahmut Oğuz; Güler, Burçin; Kıvanç, Merih; Kıvanç, Sertaç Argün; Budak, Berna Akova; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı/Cerrahi Tıp Bilimleri.; 0000-0003-0995-5260; AAH-6518-2021; ABE-3033-2020Item Correlation of spectral domain optical coherence tomography findings and visual acuity in central serous chorioretinopathy(Lippincott Williams & Wilkins, 2014-04) Yalçınbayır, Özgür; Gelişken, Öner; Akova, Berna Budak; Özkaya, Güven; Çevik, Sadık Görkem; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Biyoistatistik Anabilim Dalı.; 0000-0003-0297-846X; 0000-0003-0995-5260; A-4421-2016; AAH-6625-2021; ABE-3033-2020; 8702056700; 6602526353; 55370489800; 16316866500; 55871327000; 7005217049Purpose: To investigate the correlation between spectral domain optical coherence tomography findings and best-corrected visual acuity (BCVA) in patients with central serous chorioretinopathy (CSC) and to determine the visual prognostic factors. Methods: We retrospectively studied 56 eyes of 49 patients who had the diagnosis of CSC. Patients were categorized into subgroups depending on symptoms and clinical findings. Together with the overall foveal integrity of inner segment/outer segment (IS/OS) and external limiting membrane, several features of CSC including hyperreflective dots and hypertrophy of retinal pigment epithelium were investigated with spectral domain optical coherence tomography. Thickness measurements within the retina and choroid were performed. Results: Best-corrected visual acuity was closely associated with IS/OS line integrity (P < 0.001). The length of IS/OS disruption also had significant correlation with BCVA (r = -0.324, P = 0.016). Loss of foveal IS/OS and external limiting membrane line integrity was related to low BCVA (P < 0.001 for both). Presence of hyperreflective dots (P < 0.001) and retinal pigment epithelium hypertrophy (P = 0.011) had significant association with visual status. In cases with sequelae of CSC, BCVA was correlated with parameters of outer retinal damage. Conclusion: Besides the overall integrity of IS/OS line and the length of disruption, loss of foveal IS/OS and external limiting membrane integrity are also noteworthy in cases with CSC. Hyperreflective dots and retinal pigment epithelium hypertrophy are closely associated with BCVA in cases with CSC. Analysis of the subgroups has shown that morphologic changes that persist until the late phases of the disease could potentially affect the visual outcome.Item Diabetes mellitus hastalarında sosyoekonomik durumun diyabetik retinopati gelişimine etkisi(Uludağ Üniversitesi, 2014-02-17) Toka, Fatih; Avcı, Remzi; Kaderli, Berkant; Kıvanç, Sertaç Argun; Yıldız, Meral; Yücel, Ahmet Ali; Yalçınbayır, Özgür; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.Diabetes mellitus (DM) komplikasyonu olan diyabetik retinopati (DR), çalışan nüfusta en sık körlük nedenidir. Diyabetik retinopati gelişimini etkileyen birçok faktör mevcuttur. Bu çalışmada sosyoekonomik faktörlerin ve HbA1C değerinin retinopati gelişimine etkisini araştırmayı amaçladık. Çalışmaya DM tanısı konulmuş 297 hasta dahil edildi. Hastalara demografik ve sosyoekonomik durumlarını sorgulayan anket uygulandı. Hastalar göz muayeneleri sonrası retinopatinin var olup olmamasına göre 2 gruba ayrıldı. Düşük gelir ve eğitim düzeyinin, 15 yıldan uzun diyabet süresinin, yüksek HbA1C değerinin, insülin kullanımının DR gelişimi ile ilişkili olduğu bulundu. Ayrıca retinopatisi olan hastaların, DM tanısından önce DR’yi bilmedikleri, tanı aldıktan sonra DR’nin kendilerine anlatılmadığı ve bu hastaların düzenli göz kontrolüne gitmedikleri tespit edildi. Bu bulgular, hem hastayla ilişkili olan sosyoekonomik faktörlerin, hem de hekimle ilişkili hastaların bilgilendirilmesi gibi faktörlerin diyabetik retinopati gelişiminde etkili olduğunu göstermektedir.Item Diyabetik retinopati olgularında retina sinir lifi katmanındaki değişiklikler(Uludağ Üniversitesi, 2014) Ağayarov, Allahyar; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.Bu çalışmada hastanemizin Göz Hastalıkları Polikliniğine başvuran yeni tanı almış Diabetes Mellistus (DM) ve diyabetik retinopatisi (DR) bulunmayan, muayenede erken evre DR saptanan olgularla lazer fotokoagülasyon sonrası geç dönem olgularda peripapiller retina sinir lifi kalınlığındaki (RNFL) değişiklikler irdelenmiştir. Çalışma retrospektif olarak yürütüldü. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları polikliniğine göz muayenesi için başvuran hastalardan kriterleri sağlayan 240 hasta ve 80 olguluk kontrol grubu dahil edildi. Çalışmamızda lazer uygulanan diyabetik retinopati olgularının peripapiller sinir tabakası değerlerinin karşılaştırılması planlandı. Diyabetik retinopati nedeni ile kliniğimizde takip ve tedavi edilmekte olan hastaların daha önce yapılmış sağ göz retina sinir lifi analiz raporları incelenerek lazer yapılmış DR, lazer yapılmamış DR, DM tanılı ancak diyabetik retinopati gelişmemiş hastaların ve DM tanısı olmayan normal sağlıklı bireylerin peripapiller retinal sinir lifi tabakası kalınlık değişkesi retrospektif olarak incelendi. Tüm gruplarda kontrol grubuyla kıyasta retina sinir lifi tabakasındaki değerler incelme izlendi, ancak yalnız lazer fotokoagülasyon yapılmış grupta superior, nazal ve inferior kadranlarda incelme istatiksel olarak anlamlı derecede düşük bulundu. Lazer fotokoagülasyon yapılmış hastalarda optik koherens tomografisinin (OCT) mutlaka kullanılması gerektiğini düşünmekteyiz.Item Diyabetik retinopatisi olmayan pediyatrik tip 1 diabetes mellitus olgularında spektral domain optik koherens tomografisi bulgularının incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2017) Ermerak, Başak Can; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.Tip 1 diabet mellitus (DM), çocukluk çağında daha sık görülen kronik metabolik bir hastalıktır. Retinal nörodejenerasyon, koroidal vasküler değişiklikler ve sonuç olarak gelişen diyabetik retinopati (DR) bu hastalığın önemli komplikasyonlarındandır. Biz çalışmamızda; optik koherens tomografisi (OKT) yardımı ile pediyatrik Tip 1 DM hastalarında DR'nin göz ile görülebilen bulguları oluşmadan önce meydana geldiği varsayılan santral maküler kalınlık (SMK), peripapiller retinal sinir lifi tabakası (pRSLT), maküler ve peripapiller koroidal kalınlık değişikliklerini saptamayı; böylelikle hastalığın erken retinal tutulumunu ortaya çıkarmayı amaçladık. Ocak 2015–Nisan 2016 tarihleri arasında Uludağ Üniversitesi Göz Hastalıkları Pediatrik Oftalmoloji polikliniğine başvuran Tip 1 DM'lu 103 çocuğun 206 gözü (yaş aralığı; 7-18 yıl) ile benzer yaş grubundaki sağlıklı 41 çocuğun 82 gözü; OKT ile ölçülen pRSLT kalınlığı, SMK, makular ve peripapiller koroidal kalınlıkları açısından karşılaştırıldı. Ortalama ve sekiz kadran (superior, superonazal, nazal, inferonazal, inferior, inferotemporal, temporal, superotemporal) pRSLT kalınlıkları Tip 1 DM grubunda kontrol grubuna göre daha ince saptanmakla birlikte sadece temporal kadranda istatistiksel olarak anlamlı incelme bulundu (p=0.032). Ortalama SMK açısından gruplar arasında istatistiksel olarak fark saptanmadı (p=0.742). Subfoveal, nazal ve temporal kadran makular koroid kalınlıkları çalışma grubunda kontrol grubuna göre daha ince saptandı ancak istatistiksel olarak fark izlenmedi (p=0.835, p=0.305, p=0.054). Aynı sekiz kadran peripapiller koroid kalınlık ölçümleri çalışma grubunda kontrol grubuna göre her kadran için daha ince bulundu; superonazal, nazal, inferonazal, ve inferior kadranlarda istatistiksel olarak fark saptandı (p=0.010, p=0.020, p=0.019, p=0.018). Tip 1 DM hastaları için OKT'nin; tanıdan itibaren retinal nörodejenerasyon ve koroidal kalınlık değişikliklerinin erken saptanmasında yardımcı bir metod olabiliceğini düşünmekteyiz.Item The duration of dialysis affects central choroidal thickness in dialysis patients(Oxford University, 2016-05) Oruç, Ayşegül; Kıvanç, Sertaç Argün; Budak, Berna Akova; Yıldız, Abdülmecit; Ayar, Yavuz; Kaderli, Berkant; Yücel, Ahmet Ali; Ersoy, Alparslan; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Nefroloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; 0000-0003-4607-9220; 0000-0002-0342-9692; 0000-0002-0710-0923; 0000-0003-4607-9220; 0000-0003-0995-5260; 0000-0003-4607-9220; AGF-0767-2022; AAH-6518-2021; AAH-4002-2021; AAH-5054-2021; O-9948-2015; ABE-3033-2020; GSE-0029-2022Item The effect of dexamethasone implant (Ozurdex (R)) on anterior chamber parameters in patients with retinal vein occlusion(Assoc Research Vision Ophthalmology, 2016-09) Yılmaz, Sami; Budak, Berna Akova; Kıvanç, Sertaç Argun; Kaderli, Berkant; Yalçınbayır, Özgür; Baykara, Mehmet; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; 0000-0003-0995-5260; ABE-3033-2020; ABI-7051-2020; AAH-6518-2021; AAH-6625-2021Publication Efficacy of dexamethasone implants in uveitic macular edema in cases with behcet disease(Karger, 2019-01-01) Yalçınbayır, Özgür; Çalışkan, Enver; Gündüz, Gamze Uçan; Gelişken, Öner; Kaderli, Berkant; Yücel, Ahmet Ali; YALÇINBAYIR, ÖZGÜR; Çalışkan, Enver; UÇAN GÜNDÜZ, GAMZE; YÜCEL, AHMET ALİ; Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı; JAC-9459-2023; EQX-5743-2022; AAH-6661-2021; JYV-1141-2024Purpose: Investigation of the efficacy of intravitreal dexamethasone implants (0.7 mg) in patients with Behcet disease (BD) who had cystoid macular edema (CME) despite immunomodulatory treatment. Materials and Methods: Twenty-seven eyes of 20 patients who had intravitreal dexamethasone implant injections and follow-up for more than 6 months were included in this study. Best corrected visual acuities (BCVA), intraocular pressures (IOP), and central macular thicknesses (CMT) were recorded. Systemic immunomodulatory treatment was noted. Injection-related complications and the need for recurrent injections were recorded. Results: Statistically significant anatomical and functional success was achieved with a single injection. BCVA increased from 0.85 +/- 0.72 to 0.45 +/- 0.52 logMAR, while the mean CMT decreased from 406 +/- 190 to 243 +/- 101 mu m at the sixth month. The peak of visual acuity gain was reached within the first 2 months and a substantial proportion of the patients gained 3 or more lines. There was no complication other than transient IOP elevation in 4 eyes and cataract surgery in 2 eyes. Conclusion: Adjuvant intravitreal dexamethasone implant injections offer promising results in cases of BD with CME. It is effective in preserving the macular anatomy and vision particularly in transition to biological agents.Publication Evaluation of occupational closed globe eye(Derman Medical Publ, 2015-06-01) Budak, Berna Akova; Kıvanç, Sertaç Argün; KIVANÇ, SERTAÇ ARGUN; Başkaya, Kevser; Baykara, Mehmet; BAYKARA, MEHMET; Yücel, Ahmet Ali; YÜCEL, AHMET ALİ; Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; 0000-0003-0995-5260; 0000-0002-5555-1649; ABE-3033-2020; AAH-6518-2021; ABI-7051-2020Aim: To evaluate closed glob injuries related to occupational accidents of patients who had official occupational accident records. Material and Method: The medical records of patients with ocular injuries who referred to Department of Ophthalmology or emergency of Uludag University, School of Medicine between January 2010 and December 2013 with official occupational accident report were retrospectively reviewed. The patients with closed globe injuries following trauma were included. Age, sex, the injured eye, the cause of the trauma, whether the precautions were taken or not by the patient, the damage due to trauma were recorded. Results: According to the official records, 108 patients referred to our clinic with closed globe injury related to occupational accident. One hundred twenty eyes of 108 patients (2 females, 106 males) were evaluated. The mean age of the patients was 33 +/- 8.6 years. The most frequent cause of injury was foreign bodies on the ocular surface followed by blunt trauma. The mean age of the patients injured with foreign bodies was found to be significantly lower than the patients injured with blunt objects (p=0.039). Thirteen patients reported that they had used preventive equipment. Discussion: It is of utmost importance that the awareness of the workers should be raised and they should be educated about the use of preventive equipment to prevent the occupational eye injuries. The education of particularly the younger patients about the occupational injuries when they begin to work may decrease the rate of occupational accident related eye injuries.Item Göz içi yabancı cisim ile oluşan göz yaralanmalarında prognostik faktörler(Uludağ Üniversitesi, 2017-06-28) Çiçek, Serhat; Kaderli, Berkant; Gelişken, Öner; Avcı, Remzi; Yalçınbayır, Özgür; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.Bu retrospektif çalışmada intraoküler yabancı cisim (İOYC) için vitreoretinal cerrahi yapılan olgularda görmeyi etkileyen prognostik faktörlerinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Çalışmaya 2007-2014 arasında İOYC tanısıyla vitreoretinal cerrahi yapılan ve en az 3 ay takip edilen 52 hasta dahil edilmiştir. Olguların demografik özellikleri, preop ve postop en iyi düzeltilmiş görme keskinliği (EİDGK) kaydedilmiş, postop takiplerindeki anatomik başarı ve EİDGK seviyeleri ile ilişkisi incelenmiştir. Ortalama yaş 34.6 + 14.0 yıl olan bu çalışmada ortalama takip 10,7 ay idi. EİDGK preop 1,74 + 1,15 logMAR iken postop 6. ayda 0,92 + 1,15 logMAR idi. Yabancı cisimin göze giriş yeri ekseriyetle korneal bölge idi. Altıncı ayda anatomik başarı oranı % 88,4 idi. Takiplerde 9 olguda retina dekolmanı geliştiği görüldü. Olguların %42,3’de ilk cerrahiden sonra tekrar cerrahi müdahale yapılması gerekti. Anatomik bütünlük için primer onarım yapılanlarda ve yabancı cismi korneadan çıkarılanlarda 6. aydaki anatomik başarının anlamlı derecede düştüğü tespit edildi (p<0,05).Publication Myocardial performance is impaired in patients with branch retinal vein occlusion(Sage Publications, 2015-02-01) Kaderli, Berkant; Kaderli, Aysel Aydın; Güllülü, Sümeyye; İnan, Ümit Ubeyt; Şentürk, Tunay; Aydınlar, Ali; Yücel, Ahmet Ali; Avcı, Remzi; Kaderli, Berkant; GÜLLÜLÜ, NAZMİYE SÜMEYYE; ŞENTÜRK, TUNAY; AYDINLAR, ALİ; YÜCEL, AHMET ALİ; Kaderli, Aysel Aydın; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kardiyoloji Anabilim Dalı.; AAI-6632-2021; C-1517-2017; FDM-9757-2022; CXL-7581-2022; EXG-3181-2022; JYV-1141-2024Objective To investigate whether the Tei index, which is an indicator of global myocardial function and an independent predictor of cardiac death, is increased in patients with branch retinal vein occlusion (BRVO).Methods The Tei index was used to evaluate myocardial performance, in addition to conventional echocardiographic evaluation of myocardial structural and functional changes, in patients with BRVO, patients with hypertension and healthy controls.Results Out of 36 patients with BRVO (18 female, 18 male; 17 hypertensive, 19 normotensive), 29 patients with hypertension (15 female, 14 male) and 28 healthy controls (15 female, 13 male), there were no significant between-group differences in age and sex. The mitral A wave was higher and mitral E/A ratio, mitral E wave and ejection time were lower, in patients with BRVO than in healthy controls. Mean Tei index was significantly higher in the BRVO group than in patients with hypertension or healthy controls. Compared with healthy controls, the Tei index was significantly higher in hypertensive and normotensive patients with BRVO.Conclusion Myocardial performance is decreased in patients with BRVO, independent of whether or not they have hypertension.Publication Optic disc vasculitis in behcet's disease(Assoc Research Vision Ophthalmology Inc, 2004-04-01) Suner, K; Sarıcaoğlu, Halim; Dilek, Kanmaz; Kaderli, Berkant; Yücel, Ahmet Ali; YÜCEL, AHMET ALİ; Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi.Item Optical coherence tomography: Is really a new biomarker for alzheimer's disease?(Wolters Kluwer Medknow Publications, 2018) Poroy, Ceren; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; FWB-6443-2022; JYT-8379-2024; 56142133900; 7005217049Introduction: Retinal ganglion cell (RGC) degeneration was histopathologically proved previously in Alzheimer's disease (AD) patients. In this study, we aimed to determine RGC degeneration in vivo using optical coherence tomography (OCT) in AD. Methods: Twenty-one mild-to-moderate AD patients and 25 cognitively healthy age-matched controls were enrolled in this case-control prospective study. All participants underwent OCT examination to assess peripapillary retinal nerve fiber layer (RNFL) thickness, macular volume, and thickness. Results: Foveal thickness and volume were significantly higher in AD patients than controls (P = 0.023 and P = 0.024, respectively). Compared to controls, peripapillary RNFL and other macular region measurements of AD patients were not statistically different (for all P > 0.05). Discussion: Increased foveal thickness and volume can be associated with the pathological changes in the early stages of degeneration These results differ from previous studies, but still confirm retinal degeneration in AD. Conclusion: With further OCT studies on large populations, OCT will be in clinical use for early diagnosis of AD.Item Pars plana vitrectomy and removal of the internal limiting membrane in the treatment of chronic macular oedema(Springer, 2004-10) Avcı, Remzi; Kaderli, Berkant; Avcı, Berrin; Şimşek, Şaban A.; Baykara, Mehmet; Kahveci, Zeynep; Gelişken, Öner; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; ABE-6685-2020; 7004838001; 6507602756; 6603017388; 35557651300; 6602526353; 7005217049; 23093006700; 6603395784Background: To evaluate the results of pars plana vitrectomy with peeling of the internal limiting membrane (ILM) in eyes with chronic macular oedema. Methods: PPV with indocyanine green (ICG) assisted peeling of the ILM was performed in 33 eyes with diabetic (21 eyes) or,non-diabetic (12 eyes) macular oedema. Postoperatively, resolution of macular oedema, improvement of visual acuity (VA) and complications were documented. The peeled membranes were submitted for light and transmission electron microscopic evaluation. Results: The mean follow-up time was 12.2 months. The macular oedema decreased or was resolved in 17 (81%) eyes in the diabetic group and in 11 (92%) eyes in the non-diabetic group. VA improved by at least 2 lines in 11 (52%) eyes in the diabetic group and in 7 (58%) eyes in the non-diabetic group. The difference between visual acuity improvements of the two groups was not statistically significant (P>0.05). However, in the diabetic group the difference of visual improvement between cystoid and diffuse type of macular oedema eyes was statistically significant (14% versus 71%, P=0.02). Light and transmission electron microscopy showed the presence of ILM in all specimens. During the follow-up period no recurrence of macular oedema or epiretinal membrane formation was observed. Conclusion: Pars plana vitrectomy with peeling of the ILM and epiretinal membrane leads to the resolution of macular oedema in the majority of eyes. This however, is not always associated with VA improvement. In diabetic eyes, cystoid type of macular oedema appears to be a poor prognostic factor for improved VA.Item Regression of neovascular corneal scarring with subconjunctival alpha-interferon.(Association of Research for Vision Ophthalmology, 2001-03-15) Yücel, Ahmet Ali; Ertürk, Haluk; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi.Item Retina ven dal tıkanıklığı olan hastalarda kombine intravitreal deksametazon implant ve anti-vegf enjeksiyonu sonrası anatomik ve fonksiyonel sonuçların retrospektif olarak değerlendirilmesi(Uludağ Üniversitesi, 2017) Yaşar, Sefa; Yücel, Ahmet Ali; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.Bu çalışmada kombine deksametazon implant ve anti-VEGF (aflibercept) enjeksiyonunun retina ven dal tıkanıklığına (RVDT) bağlı olan maküla ödemi üzerine etkisi ve komplikasyonları irdelenmiştir. RVDT'ye bağlı kistoid maküla ödemi (KMÖ) nedeni ile Nisan 2014 ile Nisan 2017 tarihleri arasında kombine intravitreal deksametazon implantasyonu ve anti-VEGF (aflibercept) enjeksiyonu yapılmış 30 hastanın 30 gözü ve sadece deksametazon implantasyonu yapılmış 30 hastanın 30 gözüne ait dosyalar geriye dönük olarak incelendi. Enjeksiyon öncesinde ve enjeksiyondan sonra her ay maküla ödemi nüks edene kadar hastaların "Early Treatment of Diabetic Retinopathy Study" (ETDRS) eşeli ile düzeltilmiş en iyi görme keskinlikleri (DEİGK) ve göz içi basınçları (GİB) ölçülerek, optik koherens tomografisi (OKT) ile vitreomaküler ara yüzey değerlendirilerek santral maküler kalınlık (SMK) ölçüldü ve kaydedildi. Tüm enjeksiyonlar sonrasında her iki grupta da anlamlı ve benzer anatomik ve fonksiyonel iyileşme gözlendi. Her iki grupta yaklaşık 8 aylık izlem süresince ortalama enjeksiyon sayısı 2,23 olarak bulundu. İlk enjeksiyon sonrasında DEİGK'ye ve en düşük SMK değerine ulaşma süresi kombine tedavi grubunda (sırasıyla 1,66 ve 2,03 ay) deksametazon grubuna (sırasıyla 2.36 ve 2.63 ay) göre anlamlı olarak daha kısa olarak saptandı (sırasıyla p:0,022 ve 0,037). Tekrar enjeksiyon zamanı her iki grupta ortalama 3,7 aydı. Deksametazon grubunda 2 gözde (%6) enfeksiyöz endoftalmi gelişti. Diğer komplikasyonlar ise her iki grupta benzer saptandı. Sonuç olarak, deksametazon implanta anti-VEGF ilavesi, özellikle ilk enjeksiyon sonrasında daha hızlı anatomik ve görsel iyileşme ile sonuçlanmaktadır. Bu nedenle, özellikle hızlı iyileşmenin hedeflendiği yoğun maküla ödemli RVDT olgularında kombine deksametazon implant ve anti-VEGF tedavisi tercih edilebilir bir seçenek olarak görülebilir.Item The role of Demodex folliculorum in chronic, treatment resistant blepharitis and clinical outcome(Assoc Research Vision Ophthalmology, 2017-06) Budak, Berna Akova; Kıvanç, Sertaç Argün; Alver, Oktay; Yücel, Ahmet Ali; Ener, Beyza; Tüzemen, Ülkü; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göz Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı.; 0000-0003-0995-5260; 0000-0002-4803-8206; AAA-5241-2021; AAH-6518-2021; ABE-3033-2020; AAG-8523-2021