2007 Cilt 5 Sayı 3
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/5902
Browse
Browsing by Subject "Cancer"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Adölesan kanserlerinin epidemiyolojisi(Uludağ Üniversitesi, 2007) Yarış, NilgünAdölesanda (15-19 yaş) kanser insidansı milyonda 203 olarak bildirilmiştir. Bu, çocuk yaş grubundaki (0-14 yaş) insidansdan yaklaşık %50 daha fazladır. Erkek ve kızlardaki sıklık birbirine yakındır. ‹nsidansın yıllara göre değişimine bakıldığında, yıllık %0,5 oranında olmak üzere yirmi yılda %10 oranında bir artış olduğu görülmektedir. Adölesan kanserlerinin 2/3–3/4’ünü pediatrik yaşa özgün tümörler oluşturmaktadır. Bununla birlikte erişkinde görülen bazı karsinomlar da bu yaşlarda görülebilmektedir. Histopatolojik tiplere bakıldığında adölesan kanserlerinin %23’ünü lenfomalar, %15’ini lösemiler, %14’ünü germ hücreli tümörler, %9’unu santral sinir sistemi tümörleri, %9’unu yumuşak doku tümörleri, %8’ini kemik tümörleri, %9’unu endokrin tümörler ve %8’ini cilt tümörleri oluşturmaktadır. Cilt kanserlerinin %84’ü melanomlardır, endokrin kanserlerin de %87’si tiroid karsinomlarıdır. Adölesan ve genç erişkinde kansere bağlı mortalite oranının 4/100.000 civarında olduğu belirlenmiştir. Bu oran 15 yaş altındakine göre 2 kat yüksek iken, 25–35 yaşın yarısı kadardır. Adölesan ve genç erişkinde yıllara göre kansere bağlı mortalite hızındaki değişim değerlendirildiğinde, 1950’lerde 8.6/100.000’dan 2003’de 4/100.000’e düştüğü görülür. Elli yılda mortalitedeki düşüş 0–14 yaşta %78 iken adölesanda %53,4 dür. Adölesan kanserlerinde beş yıllık yaşam oranlarının 1975’de %65 iken 2000’lerde %80’lere çıktığı izlenmektedir. Beş yıllık yaşam hızlarındaki 20 yılda toplam değişim yüzdesi 0–15 yaş arasında %31 iken 15–19 yaşta %19’dur. Adölesan kanserlerinde yaşam oranlarındaki iyileşmenin çocuk yaş grubuna göre daha düşük olması; bu yaş grubunun erişkin kliniklerinde tedavi edilmesi, pediatrik protokoller yerine erişkin protokoller kullanılması ve çok merkezli çalışmalara dahil edilme oranlarının düşük olmasına bağlanmıştır.