1 Ocak 2010 – 31 Aralık 2021 tarihleri arasında Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesinde anti-HCV pozitifliği saptanan olguların retrospektif değerlendirilmesi

Thumbnail Image

Date

2024

Authors

Özer, Rabia Aslı

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Bursa Uludağ Üniversitesi

Abstract

Çalışmamızda, farklı klinik ve polikliniklerden, farklı amaçlarla istenen anti-HCV testlerinin pozitif sonuçlanma oranlarını ve anti-HCV pozitif bireylerin demografik özelliklerini, risk faktörlerini, HCV RNA test istem oranlarını, genotiplerini, klinik, laboratuvar ve görüntüleme özelliklerini, tedaviye ulaşma ve tedavide başarı oranlarını inceleyerek literatüre katkıda bulunmayı amaçladık. Çalışmamız tek merkezli bir çalışma olup, Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 1 Ocak 2010 – 31 Aralık 2021 arasında anti-HCV pozitifliği saptanan hastalar, hastane otomasyon veri sistemi üzerinden retrospektif olarak değerlendirildi. Rekürren testler çıkarıldığında 163.135 anti HCV testi istendiği ve %2,3’ünün (n=3767) antiHCV pozitif olduğu belirlendi. Bunlardan 18 yaşın altında olan hastalar çalışma dışı bırakılarak, 3655 hasta çalışmaya dahil edildi. En çok anti-HCV istemi yapan gastroenteroloji (%20,7) iken, anti-HCV testlerinin en yüksek oranda pozitif sonuçlandığı enfeksiyon hastalıkları (%7,93) idi. Anti-HCV pozitif hastaların %80,8’inden (n=2954) HCV RNA istendiği ve %45,7’sinin (n=1350) HCV RNA pozitif olduğu belirlendi. HCV RNA isteme oranı enfeksiyon hastalıklarında %97,2; gastroenterolojide %89,8 idi. Diğer branşlarda antiHCV pozitif saptanan hastaların %45,3’ünün ilgili bölümlere yönlendirildiği ve %33,7’sinden HCV RNA istendiği belirlendi. Hastaların %77,5’inin genotip bilgisine ulaşılırken, genotip 1-1b %57,9 ile en sık görülen genotip olarak vurgulandı. HCV RNA pozitif olguların %61,6’sının tedaviye ulaştığı, tedavilerin %68’inde tedavi sonrası 24.ayda viral yük değerlendirildiği tespit edildi. DEA rejimi ile tedavi edilenlerde %99’unda; IFN + DEA rejimi ile tedavi edilenlerin %97’sinde ve IFN bazlı rejim ile tedavi edilenlerin %81’inde 24.ayda kalıcı viral yanıt sağlandığı belirlendi. Sonuç olarak çalışmamızda HCV enfeksiyonu olan hastalara tanı konulmasında, tedavi amaçlı uygun hekime yönlendirilmesinde, HCV RNA isteme oranlarında ve tedavi takibinde eksiklikler olduğu görüldü.
In our study, we aimed to contribute to the literature by examining the rates of positive results of anti-HCV tests requested for different purposes from various clinical departments and outpatient clinics, as well as demographic characteristics, risk factors, rates of HCV RNA test requests, genotypes, clinical, laboratory, and imaging features, access to treatment, and treatment success rates of individuals with anti-HCV positivity. Our study is a singlecenter study, and patients diagnosed with anti-HCV positivity at Bursa Uludağ University Faculty of Medicine Hospital between 1 January 2010 and 31 December 2021, were retrospectively evaluated through the hospital automation data system. When recurrent tests were excluded, it was determined that 163 135 anti-HCV tests were requested, and %2.3 (n=3767) of them were positive for anti-HCV. Patients under 18 years of age were excluded from the study, and 3655 patients were included in the study. The department with the highest number of anti-HCV requests was gastroenterology (%20.7), while the department with the highest rate of positive results for anti-HCV tests was infectious diseases (%7.9). HCV RNA was requested from %80.8 (n=2954) of anti-HCV positive patients, and %45.7 (n=1350) of them were HCV RNA positive. The rate of HCV RNA request was %97.2 in infectious diseases and %89.8 in gastroenterology. It was determined that %45.3 of patients diagnosed with anti-HCV in other departments were referred to the relevant departments, and HCV RNA was requested from %33.7 of them. Genotype information was available for %77.5 of patients, with genotype 1-1b being the most common genotype at %57.9. It was found that %61.6 of HCV RNA positive cases reached treatment, and in %68 of cases, the viral load was evaluated at 24 months after treatment. A sustained viral response at 24 months was achieved in 99% of those treated with DAA regimen, 97% of those treated with IFN + DAA regimen, and 81% of those treated with IFN-based regimen. In conclusion, deficiencies were observed in the diagnosis of patients with HCV infection, referral to appropriate physicians for treatment, rates of HCV RNA testing, and treatment follow-up.

Description

Keywords

Kronik hepatit C, Genotip, Tarama, Tedavi, Farkındalık, Chronic hepatitis C, Awareness, Genotype, Screening, Treatment

Citation

56

Views

60

Downloads

Search on Google Scholar