2019 Cilt 24 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/12532
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 20 of 31
- Results Per Page
- Sort Options
Item AA7075 alüminyum alaşımında çözme tavı sıcaklığının yaşlanma davranışına etkisi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-26) Aydın, Hakan; Tunçel, Oğuz; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüBu çalışmada, AA7075 alüminyum alaşımında çözme tavı sıcaklığının yaşlanma davranışına etkisi incelenmiştir. Çözme tavı sıcaklıkları olarak 440°C, 460°C, 480°C, 500°C, 520°C, 540°C ve 560°C seçilmiştir. Çözme tavı sıcaklığında bekleme süresi 2,5 saat olarak belirlenmiştir. Çözme tavını takiben tüm numuneler buzlu suda soğutulmuşlardır. Sonrasında, tüm numuneler 180°C’de yaşlandırılmıştır. Sertlik ölçümlerinde 1 kg yükleme uygulanarak Vickers sertlik ölçme cihazı kullanılmıştır. T≤ 520°C sıcaklıklarından su verme ile elde edilen aşırı doymuş katı eriyiğin sertliği (~100 HV1) çözme tavı sıcaklıklığı ile değişmezken, T>520°C sıcaklıklarından su verme ile elde edilen aşırı doymuş katı eriyiğin sertliği ise çözme tavı sıcaklık artışı ile düşmektedir. T≤500°C çözme tavı sıcaklıklarına sahip numunelerde yaşlandırma ile edilen maksimum sertlik değeri çözme tavı sıcaklık artışı ile artmaktadır. 500°C sıcaklığındaki çözme tavına tabi tutulan numunede 180°C yaşlandırma sıcaklığında 1 saatlik yaşlandırma süresinde en yüksek sertlik değeri (177.6 HV1) elde edilmiştir. Oldukça kısa bir sürede elde edilen bu sertlik değeri, ticari olarak temin edilen AA7075-T6 alaşımının sertlik değerinin de üzerindedir. Diğer taraftan, T>500°C çözme tavı sıcaklıklarında ise yaşlandırma ile edilen maksimum sertlik değeri çözme tavı sıcaklık artışı ile düşmektedir. Ayrıca, genel itibariyle, çözme tavı sıcaklık artışı ile aşırı doymuş katı eriyik yapısından yaşlandırma ile sağlanan sertleşme yüzdesi artmaktadır.Item Akustik temelli araç trafik yoğunluğu kestirimi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-02) Öztürk, Fikret; Hocaoğlu, Ali KöksalBu çalışmada, araçların oluşturduğu akustik gürültü sinyalinden trafik yoğunluğunun kestirimi yapılmıştır. Akustik gürültü sinyali, motor, hava türbülans, tekerlek, egzoz ve korna gürültü bileşenlerinden oluşmaktadır. Trafik yoğunluk durumuna göre bu bileşenlerin bulunma ağırlıkları değişmektedir. Örneğin trafiğin yoğun olduğu zaman motor ve korna gürültüsü yoğun, trafiğin akışkan olduğu zaman hava türbülansı ve tekerlek gürültüsü daha yoğundur. Akustik gürültü sinyalindeki bu farklılıktan faydalanılarak trafik yoğunluğu yoğun, orta ve serbest akış olmak üzere üç sınıfa ayrılmıştır. Önerilen yöntem Mel-frekans kepstrum katsayıları (MFCC, Mel-Frequency Cepstral Coefficients) özniteliklerini ve sınıflandırıcı olarak k-en yakın komşu yöntemini kullanmaktadır. E5 karayolunda özgün bir veri seti üretilmiş ve önerilen yöntem bu veri seti kullanılarak test edilmiştir. MFCC özniteliklerine ilişkin parametrelerin trafik yoğunluğu tespitine etkisi incelenmiştir ve en önemli iki parametrenin kepstrum katsayı sayısı ve pencere süresi olduğu görülmüştür. Hava durumunu dikkate alarak sınıflandırıcı eğitmenin performansı iyileştirdiği gösterilmiştir. Bu iyileştirmenin sebebi irdelenmiş ve iki boyutlu öznitelik uzayında gösterilmiştir. E5 karayolunda trafik yoğunluğu yağışlı havalarda %90, yağış olmayan durumlarda ise %82 doğrulukla tespit edilmiştir.Item Araç zırhlamada kullanılan kompozit malzemelerin balistik performanslarının incelenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-01-15) Bitlisli, Baybora; Yazıcı, Murat; Fen Bilimleri Enstitüsü; Otomotiv Mühendisliği BölümüKompozit zırh malzemeleri gelişen teknoloji ile beraber araçlarda ağırlık azaltmasından dolayı geleneksel zırh malzemesi olan çeliğe göre günümüzde daha çok kullanım alanı bulmaktadır. Balistik çeliğe göre kompozit zırhlar bitişik atışta dahi çekirdeği durdurur. Bu çalışmada, zırhlı araçlardaki kompozit zırh malzemelerinde; takviye malzemesi olarak kullanılan Çok Yüksek Moleküler Ağırlıklı Polietilen (UHMWPE), Aramid, Karbon, Hibrit ve Cam Elyafı türleri ile matris malzemesi olarak herhangi bir reçine kullanmadan PE film tabakaları ile kat kat yerleştirildikten sonra pres altında basınç ve sıcaklık etkisiyle birleştirilerek katmanlı bir yapı oluşturulmuştur. Oluşturulan farklı dizilim ve malzeme özelliklerine sahip katmanlı yapı şeklindeki kompozit plakalara, balistik uygulamalarda kullanılan NIJ standartlarına uygun olarak, 5 metre mesafeden 8 gram ağırlığında çekirdeği olan 9x19 Parabellum FMJ fişekler ile atışlar yapılmıştır. Yapılan atış testleri sonrası, plakaların üretiminde oluşan hasar ve deformasyonlar proses farklılıkları, plakaların ağırlığı, plakaların kalınlıkları, kumaşların alansal yoğunlukları, kumaşların dokuma tipleri, katman sayıları, mermi giriş delikleri ve varsa çıkış delikleri göz önüne alınarak incelenmiştir. Yapılan değerlendirme sonucunda, kullanılan malzemeler için üretim yöntemi olarak en uygun proses, kurşun geçirmeyen plakalardan ise en ince ve en hafif olanı belirlenmiştir.Item Bir binek araç gündüz farına şok testlerinin uygulanması ve sonlu elemanlar metodu ile doğrulama çalışmaları(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-23) Ediz, Barış; Ay, Erhan; Çal, Taner; Çetin, Sevda Telli; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüÇalışmanın amacı, bir binek araç gündüz farının Modal Parametreleri Güncellenmiş Sonlu Elemanlar Modelini (MPGSEM) ve şok testlerinden ölçülen ivme sinyallerini kullanarak sonlu eleman analizini yapmak ve elde edilen sonuçları testlerden ölçülen gerilme ve birim uzama değerleri ile karşılaştırmaktır. Diğer bir amaç ise zamana bağlı analiz sonuçları ile doğrusal bir analiz tipi olan Cevap Spektrumu (CS) analiz sonuçlarının ve analiz sürelerinin karşılaştırılmasıdır. Çalışmada bir gündüz farına SAE J577 test metodu ile mekanik şok testi ve 30 g genliğinde yarım sinüs şok testleri uygulanmıştır. İvme ölçerler ile bağlantı noktaları üzerinden ivme sinyalleri ve bağlantı braketleri üzerine bağlanan birim uzama ölçerler ile birim uzama sinyalleri ölçülmüştür. Ölçülen ivme sinyalleri MPGSEM bağlantı noktaları üzerinden gündüz farına uygulanmış ve zamana bağlı analiz yapılmıştır. Analiz sonucunda birim uzama ölçer bağlanan nokta üzerinden birim uzama sonuçları alınmış ve test sonucu ölçülen değerler ile karşılaştırma yapılmıştır. İvme sinyalleri üzerinden şok cevabı ivme spektrumları hesaplanmış ve CS analizi sırasında bağlantı noktalarında yük girdisi olarak kullanılmıştır. CS analiz sonuçları ve çözüm süresi, zamana bağlı analiz sonuçları ve çözüm süresi ile karşılaştırılmıştır.Item Bursa ili kentsel dönüşüm çalışmalarında elde edilen beton basınç dayanımının değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-05) Beyaz, Abdullah; Livaoğlu, Ramazan; Mühendislik Fakültesi; İnşaat Mühendisliği BölümüAfet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında Bursa Ġli’nde riskli yapı tespiti yapılan rastgele seçilmiş 500 adet betonarme binadan elde edilen karot sonuçları bu çalışmaya konu edilmektedir. Bursa Ġli mevcut yapı stoğunun önemli sayıda örnekle değerlendirmenin yanında, kentsel dönüşüm mantığı açısından dönüşüme tabi tutulan yapılara ait beton basınç dayanım değerleri irdelenmiştir. Söz konusu irdeleme sırasında ülkemizde önemli metropollerden biri olan Bursa için sonuçlar ilçelere göre de irdelenmektedir. Bununla beraber binaların yapım yıllarına ve o yıllarda yürürlükteki yönetmelik standartlarına göre sahip olduğu beton basınç dayanım değeri ile günümüz standartları ile sonuçların uyumu ve binaların projesinin olup olmaması durumları için de irdelemeler yapılmaktadır. Sonuç olarak riskli yapı tespiti yapılan binaların beton basınç dayanım değerleri incelenmiş olup, çalışmada Bursa Ġli mevcut yapı stoğunun beton kalitesinin çok düşük olduğu ve mühendislik hizmeti almış olmalarının kaliteye belirgin şekilde katkı sağlamadığı sonuçlarına varılmıştır.Item Bursa ilinde sürdürülebilir kentsel su yönetimi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-12) Solak, Simge; Kılıç, Melike Yalılı; Solmaz, Seval Kutlu Akal; Mühendislik Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüGünümüzde teknolojinin hızla gelişmesi, yaşam kalite standartlarının yükselmesine katkı sağlamakla birlikte, teknolojik gelişmelerin etkisiyle nüfus da hızla artmaktadır. Bu durum, sınırlı olan su kaynaklarının amacına uygun kullanılmaması ve bilinçsizce kirletilmesi ile üzerindeki baskıyı giderek arttırmaktadır. Mevcut durumun iyileştirilmesi amacıyla, çevresel, sosyal ve ekonomik unsurları içeren plan ve projelerin yetkili kurumlarca hazırlanması ve uygulanması gerekmektedir. Bursa ilinin su kaynaklarının mevcut durumunun değerlendirildiği bu çalışmada, öncelikle su ve su kullanımının önemi vurgulanmıştır. Türkiye’nin 4. büyük ili olan ve 2017 yılı itibariyle 2 936 803 kişi nüfusa sahip Bursa’nın su ihtiyacı yüzeysel sular, yeraltı suları ve pınarlar olmak üzere üç ana kaynaktan karşılanmaktadır. Kaynakların kapasiteleri sırasıyla 1063, 275 ve 17,4 hm3 /yıl olup, bu kapasitelerin ilin su ihtiyacını karşılar seviyede olduğu görülmektedir. Kentsel su yönetimi kavramı için su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin temin edilmesine yönelik ilin çevre ve çevre koruma alanında hizmet veren 8 kamu kurumunda görevli 200 yöneticiye anket çalışması uygulanmıştır. Doğru ve bilinçli su kullanımı için farkındalık yaratılmasının hedeflendiği bu çalışma neticesinde, mevcut ve planlanan su kaynaklarında sürdürülebilir kentsel su yönetiminin kurumsal düzeyde uygulanabilirliğine dair bazı çözüm önerileri ortaya konmuştur.Item Bursa’daki atık döküm kumlarının endüstriyel simbiyoz ile hazır beton üretiminde hammadde olarak kullanımı(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-12) Kılıç, Melike Yalılı; Tüylü, Murat; Mühendislik Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüTürkiye, metal döküm üretim sektöründe dünya çapında önemli bir yere sahiptir. Metal döküm üretim faaliyetleri sonrasında oluşan atıkların bertarafı, çözülmesi gereken ciddi bir problemdir. Atık döküm kumları uygun bir şekilde yönetildiklerinde, alternatif hammadde olarak kullanılabilmekte ve endüstriyel simbiyoz ile bir işletmenin atığı diğerinin hammaddesi olarak değerlendirilebilmektedir. Ancak uygun yönetilmediklerinde, su ve toprak kirliliğine neden olarak çevre ve insan sağlığını tehlikeye atmakta ya da gönderildikleri düzenli depolama sahalarında, sahanın kullanım ömrünü kısaltmakta ve ekonomik açıdan zarar vermektedir. Atık döküm kumlarının alternatif hammadde olarak hazır beton üretiminde kullanılması ile atık döküm kumu bertaraf maliyetleri azalacaktır. Dünyada yapılan araştırmalar, atık döküm kumunun %20 oranında hazır beton üretiminde yapay agrega olarak kullanılabildiğini ortaya koymuştur. Bu çalışmada, ülkemizde faaliyet gösteren döküm fabrikalarında bir yılda oluşan atık döküm kumunun düzenli depolama tesislerine gönderilmesi yerine, hazır beton sektöründe alternatif hammadde olarak kullanılması sonrasında tüketilebileceği yapılan hesaplamalar sonucunda bulunmuştur. İlave olarak, Bursa ilinde faaliyet gösteren bir döküm fabrikasında, bir yılda oluşan atık döküm kumunun, hazır beton santralinin üretiminde %20 yerine %8 oranında yapay agrega olarak kullanılmasına dayalı olarak yapılan ekonomik analiz ile beton santralinin bir yılda 58 694 $, döküm fabrikasının ise 293 471 $ kar elde edebileceği hesaplanmıştır.Item CNC tel elektro erozyon tezgâhında işleme hızı üzerine elektrot malzemesinin, soğutma tipinin ve iş parçası malzemesinin etkisinin araştırılması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-03) Gürbüz, Hüseyin; Baday, Şehmus; Hamarat, İbrahimBu çalışmada, tel elektro erozyon ile işlemede makine performansını değerlendirmede en önemli parametrelerden biri olan işleme hızı üzerine farklı tel elektrotların, soğutma yöntemlerinin ve iş parçalarının etkileri araştırılmıştır. Bu deneysel çalışmada, sırasıyla iş parçası olarak AISI D2 takım çeliği ve AISI 304 paslanmaz çelik, tel elektrot olarak ise pirinç, bakır ve çinko kaplı pirinç elektrotlar ve soğutma tipi olarak püskürtmeli ve daldırılmış soğutma yöntemleri kullanılmıştır. İşleme hızı sonuçları farklı işleme parametrelerine bağlı olarak değerlendirilmiştir. Genel olarak elektrot tipine göre en yüksek kesme hızları bakır tel elektrot ile en düşük işleme hızları ise kaplamasız pirinç tel elektrot ile elde edilmiştir. Soğutma yöntemleri açısından daldırılmış soğutma yöntemi, püskürtmeli soğutma yöntemine göre daha iyi sonuçlar vermiştir. Genellikle iş parçasına bağlı olarak en yüksek işleme hızları AISI D2 takım çeliği malzemesi işlenirken, en düşük işleme hızları ise AISI 304 östenitik paslanmaz çeliği işlenirken oluşmuştur.Item Doğrudan metanollü yakıt hücreleri için TiO2 destekli anot geliştirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-26) Ülgen, Asaf Tolga; Döner, Ali; Haskul, MehmetMetanollü yakıt hücreleri için çok duvarlı ve kaliteli TiO2 nano-tüpler (TiO2-NTs) katalizör desteği olarak hazırlanmıştır. Sıralı TiO2-NTs hazırlandıktan sonra yüzeyine küçük miktarlarda nikel (Ni) nanotanecikleri (TiO2-NTs-Ni) elektrokimyasal olarak çöktürülmüştür. Bu şekilde hazırlanan anot katalizörlerinin yüzey ve kristal yapısı sırasıyla taramalı elektron mikroskobu (SEM), dönüşümlü voltametri (CV) ve X-ışını kırınımı (XRD) ile karakterize edilmiştir. Hazırlanan TiO2-NTs-Ni anot katalizörlerinin metanol oksidasyonu için katalitik aktiviteleri 1 M KOH içeren 1 M Metanol çözeltisinde CV ve zamanla kararlılıkları ve dayanıklıkları kronoamperometri (CA) tekniği ile araştırılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre TiO2-NTs metanollü ortamda aktivite göstermemiş bununla beraber yüzeyi az miktarda Ni ile kaplanması metanol oksidasyonunu arttırmıştır. Katalizör yüzeyindeki Ni miktarı arttıkça oksidasyon hızı artmaktadır. CV tarama hızı arttıkça oksidasyon pik akımlarında artış gözlemlenmiştir. CA sonuçlarına göre hazırlanan katalizörler bir saat boyunca çalışılan ortamda kararlı ve dayanıklı yapı sergilemiştir. Hazırlanan TiO2-NTs-Ni metanollü yakıt hücreleri için etkin bir anot katalizörü olarak kullanılabilir.Item Doğrusal adım motoruna sahip bir aktif süspansiyon sisteminin tasarımı ve modellenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-19) Topçu, Elif Erzan; Kocabıçak, Zeliha Kamış; Mühendislik Fakültesi; Otomotiv Mühendisliği BölümüBu çalışmada hali hazırda farklı sistemler için kullanılmakta olan hibrit yapıdaki doğrusal adım motorunun aktif süspansiyon sisteminde kullanılması incelenmiştir. Süspansiyon sistemi için doğrusal adım motoru tasarlanmış ve modellenmiştir. Modelleme sonuçlarına göre motorun akım ve mıknatıs itme kuvveti karakteristiği belirlenerek, bu ilişki kazanç elemanı şeklinde çeyrek taşıt modeli için hazırlanan MATLAB/Simulink modeline aktarılmıştır. Sistemin davranışı zaman ve frekans cevapları elde edilerek pasif ve aktif süspansiyon sistemleri için karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Elde edilen sonuçlardan öngörülen aktif süspansiyon taşıt sisteminin titreşim sönümleme performansı açısından pasif süspansiyon sistemine göre daha iyi yanıt verdiği gözlemlenmiştir.Item Gömülü sistem tabanlı bir hatalı ürün tespit sistemi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-03) Bayram, Raif Bayrak; Yılmaz, Ersen; Mühendislik Fakültesi; Elektrik Elektronik Mühendisliği BölümüBu çalışmada, metal sektöründe kullanılmak üzere gömülü sistem tabanlı bir hatalı ürün tespit sistemi geliştirilmiştir. Ürün grubu olarak sektörde sıklıkla üretilen ve dairesel boşluklar içeren sac levhalar seçilmiştir. Levhalar üzerindeki dairesel boşluklara ait bilgiler dairesel Hough dönüşümü kullanılarak elde edilmiştir. Hatalı ürünlerin tespiti referans görüntü kullanılarak karşılaştırma yoluyla yapılmıştır. Gömülü sistem olarak Raspberry Pi Model 3 B+ seçilmiştir. Geliştirilen sistemin başarım incelemesi çalışmaya özel oluşturulmuş farklı çözünürlükteki görüntü kümeleri üzerinde yapılmıştır. Yapılan deneyler sonucunda geliştirilen sistemin 10MP çözünürlükteki görüntü kümesinde %96,29 doğruluk oranına sahip olduğu gösterilmiştir.Item Hava jeti çarpmalı kurutma için farklı dairesel nemli nesne geometrilerinin ısı ve kütle transferi üzerindeki etkisinin araştırılması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-04) Alnak, Doğan Engin; Karabulut, KorayKurutma, gıdadan suyun uzaklaştırılarak uzun süreli depolama için en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Kurutma ile gıdadaki su miktarı ve mikrobiyal aktivitenin önemli ölçüde azalması nedeniyle depolama boyunca meydana gelen fiziksel ve kimyasal değişimler en az seviyede olmaktadır. Bu çalışmada, iki farklı yeni nemli nesne geometrisi olan tam ve ters yarı dairesel nesnenin hava jeti ile kurutulmasının ısı ve kütle transferi artışı üzerindeki etkisi sayısal olarak incelenmiştir. Jet kurutması, nemli nesneden sabit bir jet uzaklığında (H) konumlandırılmış olup laminer ve iki boyutludur. İncelenen tüm durumlar için nemli nesnenin çapı, nemli nesneden olan jet uzaklığı ve jet giriş yüksekliği sabit olarak alınmıştır. Nesnelerin etrafındaki akım çizgileri ve eş sıcaklık eğrileri farklı jet Reynolds sayıları için elde edilmiştir. Korunum denklemlerini çözmek için sonlu hacim yöntemi olan ANSYS Fluent 17,0 bilgisayar programı kullanılmıştır. Hesaplamalar, Re = 100, 200, 300 olarak farklı Reynolds sayıları için yapılmıştır. Çalışmanın, literatürde var olan deneysel ve sayısal çalışmayla iyi bir uyum içerisinde olduğu bulunmuştur. Sonuçlar, tam dairesel nemli nesne geometrisinin ters yarı dairesel nemli nesne geometrisinden daha iyi ısı ve kütle transfer performansına sahip olduğunu göstermiştir. Ayrıca, Reynolds sayısının artışının ısı ve kütle transferi üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğu görülmüştür. Yerel olarak, jet kurutmanın nesnelerin ön taraflarındaki durma noktasına yakın daha etkili oldukları bulunmuştur.Item Hemzemin geçitlerde alt/üst geçit iyileştirmelerinin belirlenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-05) Bozalioğlu, Rüya; Öztürk, Ebru ArıkanDemiryolu kazaları incelendiğinde kaza potansiyeli en yüksek kesimlerin hemzemin geçitler olduğu görülmektedir. Hemzemin geçitlerde meydana gelen çarpışmaları azaltmak ya da önlemek için, bazı iyileştirilmeler yaparak bu noktalarda trafik güvenliğini artırmak mümkündür. Türkiye’de hemzemin geçit iyileştirmeleri, “Demiryolu Hemzemin Geçitlerinde Alınacak Tedbirler ve Uygulama Esasları Hakkındaki Yönetmeliği” esas alınarak belirlenmektedir. İlgili yönetmelikte, hemzemin geçitte uygulanacak koruma sistemleri, trenin hızına ve seyir momenti verilerine göre belirli şartlara bağlanmıştır. Hemzemin geçitlerde yapılacak iyileştirmelerin, özellikle alt/üst geçit şeklindeki yüksek maliyetli iyileştirmelerin seçilmesinde daha fazla faktörün dikkate alınması faydalı olacaktır. Bu çalışmada, alt/üst geçit şeklindeki iyileştirme gereksinimi olan hemzemin geçitlerin belirlenmesi için, hız ve seyir momenti ile birlikte diğer bazı parametreleri de dikkate alan bir puanlama tablosu oluşturulmuştur. Puanlama tablosu oluşturulurken Analitik Hiyerarşi Süreci (AHS) puanlama yönteminden yararlanılmıştır. 65 ve üzeri puana sahip hemzemin geçitlerin, alt/üst geçit formuna dönüştürülebileceği değerlendirilmiştir.Item Karsak Deresi’nde su kalitesinin izlenmesi ve Gemlik Körfezi’ne etkisinin değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-20) Teksoy, Arzu; Katip, Aslıhan; Nalbur, Berrak Erol; Mühendislik Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüBursa ili sınırları içerisinde kalan ve İznik Gölü ile Gemlik Körfezi arasında bulunan Karsak Deresi, Gemlik ilçesinin en çok su taşıyan akarsuyudur. İznik Gölü’nün boşalımını sağlayan Karsak Deresi, İznik Gölü ve havzasındaki kirlilik kaynaklarına maruz kalarak içeriğindeki birçok kirletici ile birlikte Gemlik Körfezi’ne dökülmektedir. Orhangazi güney kısmının fosseptik sularının yanı sıra bölgedeki sanayi kuruluşlarının ve özel şirketlerin atık suları Karsak Deresi aracılığıyla Gemlik Körfezi’ne taşınmakta ve önemli ölçüde kirlilik problemi oluşturmaktadır. Bu çalışmada, 2013 ve 2014 yıllarında kirlilik izlenmesi amacıyla Karsak Deresi’nde seçilen 10 farklı noktadan mevsimsel olarak alınan su örneklerine ait veriler incelenmiştir. Örneklerde analiz edilen pH, sıcaklık, çözünmüş oksijen, kimyasal oksijen ihtiyacı, amonyak azotu, nitrat azotu, nitrit azotu, alüminyum, bakır, demir, mangan, nikel, çinko, bor, kurşun ve krom gibi parametrelerin mevsimsel ortalamaları, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği (SKKY)’nde verilen Kıta içi Su Kaynaklarının Sınıflarına Göre Kalite Kriterleri’ne göre değerlendirilerek Gemlik Körfezi’ne taşınan kirlilik potansiyeli ortaya konulmaya çalışılmıştırItem Kusurlu güneş panelinde (PV) verimlerin ölçülmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-26) Taşkın, Onur; Ziraat Fakültesi; Biyosistem Mühendisliği BölümüBu çalışmada, farklı yönlerde ve açılarda incelenen fiziksel hasarlı güneş panelinden üretilebilen toplam güç miktarları araştırılmıştır. Ayrıca, incelenen panelde yaşanan ısınmanın tanımlanması için termal kamera kullanılmıştır. Panelin performansının belirlenmesi amacıyla iklimsel veriler de eşzamanlı olarak ölçülmüştür. Güney yönde en yüksek güç üretimleri gerçekleşirken, kuzey yönde %34,13, batı yönde %17,07, doğu yönde ise %14,92 azalma belirlenmiştir. Tüm yönlerde açının artırılması ile güç çıkışının artmasına rağmen, güney yönde 70°’den sonra düşüş tespit edilmiştir. Panel en verimli çalışma konumunda (güney yön - 72°) toplam kapasitenin %9,34'ünü dönüştürmüştür. Diğer taraftan, en sıcak ve fiziksel hasarlı noktaları sırasıyla 43,2 °C ve 41,3 °C sıcaklıklara ulaşmıştır. Panel yüzeyinde ise ortalama 38,6 °C homojen olmayan dağılım belirlenmiştir.Item Mekanik tasarım eğitimi için bir uzman sistem uygulaması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-22) Bozdemir, MustafaMekanik sistemlerin optimum tasarımı konusu, Mühendislik ve Teknik Eğitimde önemli bir yer tutmaktadır. Tasarım işlemi, soyut ve sistem değişkeni fazla olması nedeniyle öğrenciler tarafından algılanması zordur. Bu çalışmada, mekanik sistemlerin tasarım eğitimi için geliştirilmiş kavramsal tasarım modelinin yapısı anlatılmıştır. Tasarım modeline ait görsel bir program hazırlanarak, en karmaşık mekanik sistemlerden olan takım tezgâhlarının tasarımına uygulanmıştır. Tasarım eğitim programıyla, şartname aşamasında fonksiyon temsilleriyle problemin tüm ve alt fonksiyon yapılarının tarifi yapılmıştır. Programın tasarım uzmanı kişiler tarafından oluşturulmuş bilgi tabanı sayesinde, kullanıcı uygulamalı eğitim sırasında yönlendirilebilmektedir. Bilgi tabanı gerektiğinde yetkili kişiler tarafından güncellenebilir ve diğer bilgisayarlara dağıtılabilir yapıdadır. Geliştirilen tasarım modeli ve uygulama programı sayesinde, mekanik sistemlerin tasarım eğitimi için gerekli eğitim süresi azaltılır, daha etkili eğitim ortamı sağlanır ve geliştirilebilir bilgi tabanıyla mühendislik eğitimine yardımcı olmaktadır.Item Mikronize hidroksiapatit toz katkılı elektriksel kıvılcımla işlenmiş Ti-6Al-4V alaşımının yüzey özelliklerinin incelenmesi ve yüzeye toz katkısı nüfuziyetinin değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-05) Ekmekci, Nihal; Akbaş, SelimElektriksel Kıvılcımla İşleme (EKİ), özellikle çok sert ve karmaşık şekilli malzemelerin işlenmesinde tercih edilen alışılmamış imalat yöntemidir. Toz Katkılı Elektriksel Kıvılcımla İşleme (TKEKİ) yönteminde ise dielektrik sıvıya katılan toz partikülleri ile işlem performansının artırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla, silisyum karbür (SiC), bakır (Cu), alüminyum (Al), demir (Fe) ve karbon (C) gibi birçok toz katkısı kullanılmaktadır. Hidroksiapatit (HA) genellikle kemiklerde dolgu malzemesi olarak ya da implantları desteklemek amacıyla kullanılan biouyumlu seramiktir. Bunun yanında, Titanyum (Ti) ve titanyum alaşımları da sahip olduğu mekanik özellikleri ve korozyon direnci nedeniyle medikal uygulamalarda sıkça tercih edilmektedir. Bu çalışmada, mikronize HA toz katkılı EKİ yöntemiyle işlenmiş Ti-6Al-4V alaşımının yüzey özellikleri ve işleme sırasında yüzeye toz katkısı nüfuziyeti incelenmiştir. Numuneler, 4 farklı akım seviyesinde ve her bir akım seviyesi için 10 farklı darbe süresi uygulanarak işlenmiştir. İşlenen numuneler, Taramalı Elektron Mikroskopu (SEM), Enerji Dağılım Spektrometresi (EDS), X-Işını Kırınım Difraktometresi (XRD) ve Optik Mikroskop ile incelenmiştir. Yüzeyde HA yönünden zengin oluşumlar gözlemlenmiş ve bu oluşumların gözlemlendiği parametreler tespit edilmiştir. Buna göre en iyi nüfuziyetin 22 A darbe akımı ve 100 µs ve 800 µs darbe sürelerinde gerçekleştiği gözlemlenmiştir. Tıbbi uygulamalar için HA bakımından zengin fonksiyonel yüzeyler talep edilmektedir. Ayrıca bu yüzeylerin TKEKİ yöntemiyle elde edilmesi yenilikçi bir yaklaşımdır.Item Motor termostat contasında meydana gelen kalıcı şekil değişikliklerinin deneysel olarak incelenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-01-09) Kutlu, Ahmet; Kayacı, Savaş; Yıldız, Rümeysa; Solmaz, Erol; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüBu çalışmada, araç motor termostatlarında kullanılan farklı malzeme özellikleri ile üretilen contaların kalıcı şekil değişimlerinin araştırılması ve incelenen malzemeler arasında en iyi olanın ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. İncelenen problem, üretilen contaların kalıcı deformasyon oranının yüksek olmasıdır. Bu durum kullanılan EPDM kauçuğun uygun üretim parametrelere göre üretilmediğini göstermiştir. Uygun parametreyi bulmak için ASTM D395 testi uygulanmasına karar verilmiştir. Numune olarak X,A,B,C grubu olarak tanımlanmış dört tane kauçuk grubu kullanılmıştır. Bu gruplardan X sülfür diğerleri peroksit vulkanizasyonu ile üretilmiştir. Hazırlanan numuneler teste tabi tutulduğunda peroksitle vulkanize edilmiş numunelerin, sülfürle vulkanize edilmiş numunelere göre daha dayanıklı olduğu görülmüştür. Test sonucuna göre kauçuğun üretiminde vulkanizasyon sistemi değiştirilerek peroksitli vulkanize kauçuk türü kullanılmaya başlanmıştır.Item Ni/TiC nanokompozitlerin bir katyonik dispersant eşliğinde elektrodepozisyon modeli(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-03) Pala, Damla EroğluNi/TiC nanokompozitlerin elektrodepozisyonu dönen disk elektrot sisteminde, bir katyonik dispersant eşliğinde modellenmiştir. Önerilen mekanizmada, bir TiC nanoparçacık difüzyon tabakası boyunca taşınır, elektrot yüzeyine adsorplanır ve yüzeydeki rezidans süresi büyüyen nikel depozite gömülme süresini geçtiğinde filme inkorpore olur. Dolayısıyla TiC inkorporasyon hızı, parçacığın yüzeydeki rezidans süresi ve yüzeydeki parçacık miktarıyla doğru, parçacığın gömülme süresiyle ise ters orantılı olarak tanımlanmıştır. Modelde rezidans ve gömülme süreleri ise akım yoğunluğu, hidrodinamik koşullar, parçacık boyutu ve dispersant konsantrasyonuna bağlı olarak ifade edilmiştir. Buna istinaden, TiC inkorporasyon hızı ve depozitteki TiC hacim%, dispersant ve TiC elektrolit konsantrasyonları, akım yoğunluğu ve elektrot dönme hızına bağlı olarak öngörülmüştür. Elektrolite eklenen katyonik dispersantın depozitteki TiC miktarını arttırması ise dispersantın TiC nanoparçacıkların yüzeydeki rezidans sürelerini arttırması ile açıklanmıştır.Item Otobüs aktif süspansiyon sisteminin Simscape ile modellenmesi ve analizi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-03) Kalkanlı, Ahmet Yasin; Şefkat, Gürsel; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüBu çalışmada fiziksel sistem simülasyon programı Simscape kullanılarak aktif süspansiyon sisteminin modeli kurulmuş ve analizi yapılmıştır. Bu sistem için çeyrek taşıt modeli kullanılmıştır. Sistem tasarımı yapılırken literatürden alınmış başka bir çalışmayla (http://ctms.engin.umich.edu) aynı fiziksel model ve parametreler kullanılmış ve alınan sonuçlar karşılaştırılmıştır. Sistemin ilk olarak açık döngü modeli daha sonra kapalı döngü modeli kurularak analizler yürütülmüştür. Sistemin geribeslemesi öncelikle süspansiyon mesafesinden, sonra şasi dikey ivmelenmesinden alınmış ve bu sonuçlara göre yolcu konforu ve üretilebilirlik değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonucunda Simscape ile modellenen sistemin matematik modelle aynı davranışı gösterdiği görülmüştür. Bunun yanında ivme geribeslemeli sistemin diğer sistemlerden daha iyi sonuçlar verdiği anlaşılmıştır. Ayrıca Simscape kullanımı ile gerçek sisteme benzer bir arayüzde çalışma imkanı yakalanmış, model üzerindeki değişiklikler kolaylıkla yapılmıştır.