2019 Cilt 24 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/12532
Browse
Browsing by Title
Now showing 1 - 20 of 36
- Results Per Page
- Sort Options
Item AA7075 alüminyum alaşımında çözme tavı sıcaklığının yaşlanma davranışına etkisi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-26) Aydın, Hakan; Tunçel, Oğuz; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüBu çalışmada, AA7075 alüminyum alaşımında çözme tavı sıcaklığının yaşlanma davranışına etkisi incelenmiştir. Çözme tavı sıcaklıkları olarak 440°C, 460°C, 480°C, 500°C, 520°C, 540°C ve 560°C seçilmiştir. Çözme tavı sıcaklığında bekleme süresi 2,5 saat olarak belirlenmiştir. Çözme tavını takiben tüm numuneler buzlu suda soğutulmuşlardır. Sonrasında, tüm numuneler 180°C’de yaşlandırılmıştır. Sertlik ölçümlerinde 1 kg yükleme uygulanarak Vickers sertlik ölçme cihazı kullanılmıştır. T≤ 520°C sıcaklıklarından su verme ile elde edilen aşırı doymuş katı eriyiğin sertliği (~100 HV1) çözme tavı sıcaklıklığı ile değişmezken, T>520°C sıcaklıklarından su verme ile elde edilen aşırı doymuş katı eriyiğin sertliği ise çözme tavı sıcaklık artışı ile düşmektedir. T≤500°C çözme tavı sıcaklıklarına sahip numunelerde yaşlandırma ile edilen maksimum sertlik değeri çözme tavı sıcaklık artışı ile artmaktadır. 500°C sıcaklığındaki çözme tavına tabi tutulan numunede 180°C yaşlandırma sıcaklığında 1 saatlik yaşlandırma süresinde en yüksek sertlik değeri (177.6 HV1) elde edilmiştir. Oldukça kısa bir sürede elde edilen bu sertlik değeri, ticari olarak temin edilen AA7075-T6 alaşımının sertlik değerinin de üzerindedir. Diğer taraftan, T>500°C çözme tavı sıcaklıklarında ise yaşlandırma ile edilen maksimum sertlik değeri çözme tavı sıcaklık artışı ile düşmektedir. Ayrıca, genel itibariyle, çözme tavı sıcaklık artışı ile aşırı doymuş katı eriyik yapısından yaşlandırma ile sağlanan sertleşme yüzdesi artmaktadır.Item Akustik temelli araç trafik yoğunluğu kestirimi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-02) Öztürk, Fikret; Hocaoğlu, Ali KöksalBu çalışmada, araçların oluşturduğu akustik gürültü sinyalinden trafik yoğunluğunun kestirimi yapılmıştır. Akustik gürültü sinyali, motor, hava türbülans, tekerlek, egzoz ve korna gürültü bileşenlerinden oluşmaktadır. Trafik yoğunluk durumuna göre bu bileşenlerin bulunma ağırlıkları değişmektedir. Örneğin trafiğin yoğun olduğu zaman motor ve korna gürültüsü yoğun, trafiğin akışkan olduğu zaman hava türbülansı ve tekerlek gürültüsü daha yoğundur. Akustik gürültü sinyalindeki bu farklılıktan faydalanılarak trafik yoğunluğu yoğun, orta ve serbest akış olmak üzere üç sınıfa ayrılmıştır. Önerilen yöntem Mel-frekans kepstrum katsayıları (MFCC, Mel-Frequency Cepstral Coefficients) özniteliklerini ve sınıflandırıcı olarak k-en yakın komşu yöntemini kullanmaktadır. E5 karayolunda özgün bir veri seti üretilmiş ve önerilen yöntem bu veri seti kullanılarak test edilmiştir. MFCC özniteliklerine ilişkin parametrelerin trafik yoğunluğu tespitine etkisi incelenmiştir ve en önemli iki parametrenin kepstrum katsayı sayısı ve pencere süresi olduğu görülmüştür. Hava durumunu dikkate alarak sınıflandırıcı eğitmenin performansı iyileştirdiği gösterilmiştir. Bu iyileştirmenin sebebi irdelenmiş ve iki boyutlu öznitelik uzayında gösterilmiştir. E5 karayolunda trafik yoğunluğu yağışlı havalarda %90, yağış olmayan durumlarda ise %82 doğrulukla tespit edilmiştir.Item Araç zırhlamada kullanılan kompozit malzemelerin balistik performanslarının incelenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-01-15) Bitlisli, Baybora; Yazıcı, Murat; Fen Bilimleri Enstitüsü; Otomotiv Mühendisliği BölümüKompozit zırh malzemeleri gelişen teknoloji ile beraber araçlarda ağırlık azaltmasından dolayı geleneksel zırh malzemesi olan çeliğe göre günümüzde daha çok kullanım alanı bulmaktadır. Balistik çeliğe göre kompozit zırhlar bitişik atışta dahi çekirdeği durdurur. Bu çalışmada, zırhlı araçlardaki kompozit zırh malzemelerinde; takviye malzemesi olarak kullanılan Çok Yüksek Moleküler Ağırlıklı Polietilen (UHMWPE), Aramid, Karbon, Hibrit ve Cam Elyafı türleri ile matris malzemesi olarak herhangi bir reçine kullanmadan PE film tabakaları ile kat kat yerleştirildikten sonra pres altında basınç ve sıcaklık etkisiyle birleştirilerek katmanlı bir yapı oluşturulmuştur. Oluşturulan farklı dizilim ve malzeme özelliklerine sahip katmanlı yapı şeklindeki kompozit plakalara, balistik uygulamalarda kullanılan NIJ standartlarına uygun olarak, 5 metre mesafeden 8 gram ağırlığında çekirdeği olan 9x19 Parabellum FMJ fişekler ile atışlar yapılmıştır. Yapılan atış testleri sonrası, plakaların üretiminde oluşan hasar ve deformasyonlar proses farklılıkları, plakaların ağırlığı, plakaların kalınlıkları, kumaşların alansal yoğunlukları, kumaşların dokuma tipleri, katman sayıları, mermi giriş delikleri ve varsa çıkış delikleri göz önüne alınarak incelenmiştir. Yapılan değerlendirme sonucunda, kullanılan malzemeler için üretim yöntemi olarak en uygun proses, kurşun geçirmeyen plakalardan ise en ince ve en hafif olanı belirlenmiştir.Item An artificial neural network (ANN) approach for solution of the transcendental equation of longitudinal vibration(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-20) Emül, Abdullah; Orhan, Sadettin; Aktaş, Gözde Rabia; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüStudy of mechanical vibration is one of the major issues in engineering applications. Especially, during the design and test stages of a mechanical component or system, vibration must be considered. When a vibration issue is studied theoretically, a differential equation called characteristics equation or equation of motion (EOM) is obtained. A solution of EOM gives vibrational behavior of an object considered. When vibration of a continuous system is studied, a transcendental equation is finally obtained, whose solution by classical methods is not possible. In this study, the solution of the transcendental equation which is derived from the longitudinal vibration of a bar with one end fixed and a mass at the other end was presented. For this purpose, an ANN model was constructed and the datasets were created for the ANN model. The effects of the number of neurons, input data, and training function on the model were examined. In addition, multiple regression models were developed using the ANN data also natural frequency formulation was obtained by ANN analysis for each mode. A finite element modal analysis was performed by ANSYS software. The results obtained by ANN and ANSYS were compared with analytic calculation and it was shown that they were in enough agreement.Item Bir binek araç gündüz farına şok testlerinin uygulanması ve sonlu elemanlar metodu ile doğrulama çalışmaları(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-23) Ediz, Barış; Ay, Erhan; Çal, Taner; Çetin, Sevda Telli; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüÇalışmanın amacı, bir binek araç gündüz farının Modal Parametreleri Güncellenmiş Sonlu Elemanlar Modelini (MPGSEM) ve şok testlerinden ölçülen ivme sinyallerini kullanarak sonlu eleman analizini yapmak ve elde edilen sonuçları testlerden ölçülen gerilme ve birim uzama değerleri ile karşılaştırmaktır. Diğer bir amaç ise zamana bağlı analiz sonuçları ile doğrusal bir analiz tipi olan Cevap Spektrumu (CS) analiz sonuçlarının ve analiz sürelerinin karşılaştırılmasıdır. Çalışmada bir gündüz farına SAE J577 test metodu ile mekanik şok testi ve 30 g genliğinde yarım sinüs şok testleri uygulanmıştır. İvme ölçerler ile bağlantı noktaları üzerinden ivme sinyalleri ve bağlantı braketleri üzerine bağlanan birim uzama ölçerler ile birim uzama sinyalleri ölçülmüştür. Ölçülen ivme sinyalleri MPGSEM bağlantı noktaları üzerinden gündüz farına uygulanmış ve zamana bağlı analiz yapılmıştır. Analiz sonucunda birim uzama ölçer bağlanan nokta üzerinden birim uzama sonuçları alınmış ve test sonucu ölçülen değerler ile karşılaştırma yapılmıştır. İvme sinyalleri üzerinden şok cevabı ivme spektrumları hesaplanmış ve CS analizi sırasında bağlantı noktalarında yük girdisi olarak kullanılmıştır. CS analiz sonuçları ve çözüm süresi, zamana bağlı analiz sonuçları ve çözüm süresi ile karşılaştırılmıştır.Item Buck, boost and buck-boost converter designs with various metaheuristic methods(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-03) Vatansever, Fahri; Kuyu, Yiğit Çağatay; Mühendislik Fakültesi; Elektrik Elektronik Mühendisliği BölümüOne of the basic circuit structures in the field of power electronics is DC-DC converters. As these design steps require many mathematical operations, these problems are hard to solve by hand. In addition, choosing the proper component values is always curial when adopting the computer-based designs to the real-world. In this study, the software is developed for the designs of buck, boost and buckboost DC-DC converters via metaheuristic algorithms that calculate the parameters of the circuits. The components of the specified DC-DC converters are selected via the software with a user-friendly interface, under the desired criteria from the industrial series (E12, E24 and E96), by using eight different metaheuristic algorithms (artificial bee colony, differential evolution, genetic algorithm, particle swarm optimization, cuckoo search, harmony search, lightning search and gray wolf optimizer). The designs and analyses of DC-DC converters that are chosen according to the type and features (determining/selecting the components in accordance with the specified industrial series) can perform easily, fast and effectively through the software developed for this purpose.Item Bursa ili kentsel dönüşüm çalışmalarında elde edilen beton basınç dayanımının değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-05) Beyaz, Abdullah; Livaoğlu, Ramazan; Mühendislik Fakültesi; İnşaat Mühendisliği BölümüAfet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında Bursa Ġli’nde riskli yapı tespiti yapılan rastgele seçilmiş 500 adet betonarme binadan elde edilen karot sonuçları bu çalışmaya konu edilmektedir. Bursa Ġli mevcut yapı stoğunun önemli sayıda örnekle değerlendirmenin yanında, kentsel dönüşüm mantığı açısından dönüşüme tabi tutulan yapılara ait beton basınç dayanım değerleri irdelenmiştir. Söz konusu irdeleme sırasında ülkemizde önemli metropollerden biri olan Bursa için sonuçlar ilçelere göre de irdelenmektedir. Bununla beraber binaların yapım yıllarına ve o yıllarda yürürlükteki yönetmelik standartlarına göre sahip olduğu beton basınç dayanım değeri ile günümüz standartları ile sonuçların uyumu ve binaların projesinin olup olmaması durumları için de irdelemeler yapılmaktadır. Sonuç olarak riskli yapı tespiti yapılan binaların beton basınç dayanım değerleri incelenmiş olup, çalışmada Bursa Ġli mevcut yapı stoğunun beton kalitesinin çok düşük olduğu ve mühendislik hizmeti almış olmalarının kaliteye belirgin şekilde katkı sağlamadığı sonuçlarına varılmıştır.Item Bursa ilinde sürdürülebilir kentsel su yönetimi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-12) Solak, Simge; Kılıç, Melike Yalılı; Solmaz, Seval Kutlu Akal; Mühendislik Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüGünümüzde teknolojinin hızla gelişmesi, yaşam kalite standartlarının yükselmesine katkı sağlamakla birlikte, teknolojik gelişmelerin etkisiyle nüfus da hızla artmaktadır. Bu durum, sınırlı olan su kaynaklarının amacına uygun kullanılmaması ve bilinçsizce kirletilmesi ile üzerindeki baskıyı giderek arttırmaktadır. Mevcut durumun iyileştirilmesi amacıyla, çevresel, sosyal ve ekonomik unsurları içeren plan ve projelerin yetkili kurumlarca hazırlanması ve uygulanması gerekmektedir. Bursa ilinin su kaynaklarının mevcut durumunun değerlendirildiği bu çalışmada, öncelikle su ve su kullanımının önemi vurgulanmıştır. Türkiye’nin 4. büyük ili olan ve 2017 yılı itibariyle 2 936 803 kişi nüfusa sahip Bursa’nın su ihtiyacı yüzeysel sular, yeraltı suları ve pınarlar olmak üzere üç ana kaynaktan karşılanmaktadır. Kaynakların kapasiteleri sırasıyla 1063, 275 ve 17,4 hm3 /yıl olup, bu kapasitelerin ilin su ihtiyacını karşılar seviyede olduğu görülmektedir. Kentsel su yönetimi kavramı için su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin temin edilmesine yönelik ilin çevre ve çevre koruma alanında hizmet veren 8 kamu kurumunda görevli 200 yöneticiye anket çalışması uygulanmıştır. Doğru ve bilinçli su kullanımı için farkındalık yaratılmasının hedeflendiği bu çalışma neticesinde, mevcut ve planlanan su kaynaklarında sürdürülebilir kentsel su yönetiminin kurumsal düzeyde uygulanabilirliğine dair bazı çözüm önerileri ortaya konmuştur.Item Bursa’daki atık döküm kumlarının endüstriyel simbiyoz ile hazır beton üretiminde hammadde olarak kullanımı(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-12) Kılıç, Melike Yalılı; Tüylü, Murat; Mühendislik Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüTürkiye, metal döküm üretim sektöründe dünya çapında önemli bir yere sahiptir. Metal döküm üretim faaliyetleri sonrasında oluşan atıkların bertarafı, çözülmesi gereken ciddi bir problemdir. Atık döküm kumları uygun bir şekilde yönetildiklerinde, alternatif hammadde olarak kullanılabilmekte ve endüstriyel simbiyoz ile bir işletmenin atığı diğerinin hammaddesi olarak değerlendirilebilmektedir. Ancak uygun yönetilmediklerinde, su ve toprak kirliliğine neden olarak çevre ve insan sağlığını tehlikeye atmakta ya da gönderildikleri düzenli depolama sahalarında, sahanın kullanım ömrünü kısaltmakta ve ekonomik açıdan zarar vermektedir. Atık döküm kumlarının alternatif hammadde olarak hazır beton üretiminde kullanılması ile atık döküm kumu bertaraf maliyetleri azalacaktır. Dünyada yapılan araştırmalar, atık döküm kumunun %20 oranında hazır beton üretiminde yapay agrega olarak kullanılabildiğini ortaya koymuştur. Bu çalışmada, ülkemizde faaliyet gösteren döküm fabrikalarında bir yılda oluşan atık döküm kumunun düzenli depolama tesislerine gönderilmesi yerine, hazır beton sektöründe alternatif hammadde olarak kullanılması sonrasında tüketilebileceği yapılan hesaplamalar sonucunda bulunmuştur. İlave olarak, Bursa ilinde faaliyet gösteren bir döküm fabrikasında, bir yılda oluşan atık döküm kumunun, hazır beton santralinin üretiminde %20 yerine %8 oranında yapay agrega olarak kullanılmasına dayalı olarak yapılan ekonomik analiz ile beton santralinin bir yılda 58 694 $, döküm fabrikasının ise 293 471 $ kar elde edebileceği hesaplanmıştır.Item CNC tel elektro erozyon tezgâhında işleme hızı üzerine elektrot malzemesinin, soğutma tipinin ve iş parçası malzemesinin etkisinin araştırılması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-03) Gürbüz, Hüseyin; Baday, Şehmus; Hamarat, İbrahimBu çalışmada, tel elektro erozyon ile işlemede makine performansını değerlendirmede en önemli parametrelerden biri olan işleme hızı üzerine farklı tel elektrotların, soğutma yöntemlerinin ve iş parçalarının etkileri araştırılmıştır. Bu deneysel çalışmada, sırasıyla iş parçası olarak AISI D2 takım çeliği ve AISI 304 paslanmaz çelik, tel elektrot olarak ise pirinç, bakır ve çinko kaplı pirinç elektrotlar ve soğutma tipi olarak püskürtmeli ve daldırılmış soğutma yöntemleri kullanılmıştır. İşleme hızı sonuçları farklı işleme parametrelerine bağlı olarak değerlendirilmiştir. Genel olarak elektrot tipine göre en yüksek kesme hızları bakır tel elektrot ile en düşük işleme hızları ise kaplamasız pirinç tel elektrot ile elde edilmiştir. Soğutma yöntemleri açısından daldırılmış soğutma yöntemi, püskürtmeli soğutma yöntemine göre daha iyi sonuçlar vermiştir. Genellikle iş parçasına bağlı olarak en yüksek işleme hızları AISI D2 takım çeliği malzemesi işlenirken, en düşük işleme hızları ise AISI 304 östenitik paslanmaz çeliği işlenirken oluşmuştur.Item Comparison of the selected physical properties of elastane weft knitted fabrics before and after repeated launderings(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-01-24) Günaydın, Gizem Karakan; Çeven, Erhan Kenan; Eren, Hüseyin Aksel; Mühendislik Fakültesi; Tekstil Mühendisliği BölümüIt was aimed to investigate the influence of washing cycle and fabric type on stretching (%), unrecovered elongation (%) and elastic recovery properties of plain knitted fabrics made of different ground yarn types having the same elastane ratio (%). For the plain knitted fabrics; Elastane ratio was kept constant as 5% for all fabric types whereas the ground yarns were selected as 70% polyester 30% cotton vortex yarn, 70% polyester 30%viscon ring yarn, 70% polyester 30%cotton ring yarn, 100%viscon vortex and 100% cotton ring spun yarns respectively. Knitted samples were objected to repeated laundering and flat dried after each washing cycle. Fabric weight (g/m2 ) after the washing cycles of 1, 5 and 10 were premeasured. Fryma fabric extensometer device was used for determining the stretching ratios (%), unrecovered elongation (%) and elastic recovery (%) of the samples both in wale and course way. Two-Way ANOVA was performed in order to investigate the influence of washing cycle and fabric type on stretching (%) and unrecovered elongation (%) properties of the elastane knitted fabrics.Item Determination of buckling temperatures for elliptical FGM plates with variable thicknesses(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-07) Karapınar, Işıl SanrıIn this paper, the thermal buckling loads of elliptical thin plates made of functionally graded material (FGM) with thicknesses that vary parabolically are examined. The aim is to study the effect of parabolic thickness variations in the directions of both axes on the thermal buckling of FGM plates. In the analyses, the boundaries are assumed to be simply supported and clamped. Rayleigh-Ritz method is applied to solve the partial differential equations. The Poisson’s ratios of the plates are kept constant, but their moduli of elasticity and thermal expansion coefficients are assumed to vary functionally in the thickness direction due to the material characteristics of FGMs. The study is carried out for several plate aspect ratios. Thermal buckling results of elliptical FGM plates with parabolically varying thicknesses are determined and the critical temperatures of those plates are obtained.Item Doğrudan metanollü yakıt hücreleri için TiO2 destekli anot geliştirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-26) Ülgen, Asaf Tolga; Döner, Ali; Haskul, MehmetMetanollü yakıt hücreleri için çok duvarlı ve kaliteli TiO2 nano-tüpler (TiO2-NTs) katalizör desteği olarak hazırlanmıştır. Sıralı TiO2-NTs hazırlandıktan sonra yüzeyine küçük miktarlarda nikel (Ni) nanotanecikleri (TiO2-NTs-Ni) elektrokimyasal olarak çöktürülmüştür. Bu şekilde hazırlanan anot katalizörlerinin yüzey ve kristal yapısı sırasıyla taramalı elektron mikroskobu (SEM), dönüşümlü voltametri (CV) ve X-ışını kırınımı (XRD) ile karakterize edilmiştir. Hazırlanan TiO2-NTs-Ni anot katalizörlerinin metanol oksidasyonu için katalitik aktiviteleri 1 M KOH içeren 1 M Metanol çözeltisinde CV ve zamanla kararlılıkları ve dayanıklıkları kronoamperometri (CA) tekniği ile araştırılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre TiO2-NTs metanollü ortamda aktivite göstermemiş bununla beraber yüzeyi az miktarda Ni ile kaplanması metanol oksidasyonunu arttırmıştır. Katalizör yüzeyindeki Ni miktarı arttıkça oksidasyon hızı artmaktadır. CV tarama hızı arttıkça oksidasyon pik akımlarında artış gözlemlenmiştir. CA sonuçlarına göre hazırlanan katalizörler bir saat boyunca çalışılan ortamda kararlı ve dayanıklı yapı sergilemiştir. Hazırlanan TiO2-NTs-Ni metanollü yakıt hücreleri için etkin bir anot katalizörü olarak kullanılabilir.Item Doğrusal adım motoruna sahip bir aktif süspansiyon sisteminin tasarımı ve modellenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-19) Topçu, Elif Erzan; Kocabıçak, Zeliha Kamış; Mühendislik Fakültesi; Otomotiv Mühendisliği BölümüBu çalışmada hali hazırda farklı sistemler için kullanılmakta olan hibrit yapıdaki doğrusal adım motorunun aktif süspansiyon sisteminde kullanılması incelenmiştir. Süspansiyon sistemi için doğrusal adım motoru tasarlanmış ve modellenmiştir. Modelleme sonuçlarına göre motorun akım ve mıknatıs itme kuvveti karakteristiği belirlenerek, bu ilişki kazanç elemanı şeklinde çeyrek taşıt modeli için hazırlanan MATLAB/Simulink modeline aktarılmıştır. Sistemin davranışı zaman ve frekans cevapları elde edilerek pasif ve aktif süspansiyon sistemleri için karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Elde edilen sonuçlardan öngörülen aktif süspansiyon taşıt sisteminin titreşim sönümleme performansı açısından pasif süspansiyon sistemine göre daha iyi yanıt verdiği gözlemlenmiştir.Item Gömülü sistem tabanlı bir hatalı ürün tespit sistemi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-04-03) Bayram, Raif Bayrak; Yılmaz, Ersen; Mühendislik Fakültesi; Elektrik Elektronik Mühendisliği BölümüBu çalışmada, metal sektöründe kullanılmak üzere gömülü sistem tabanlı bir hatalı ürün tespit sistemi geliştirilmiştir. Ürün grubu olarak sektörde sıklıkla üretilen ve dairesel boşluklar içeren sac levhalar seçilmiştir. Levhalar üzerindeki dairesel boşluklara ait bilgiler dairesel Hough dönüşümü kullanılarak elde edilmiştir. Hatalı ürünlerin tespiti referans görüntü kullanılarak karşılaştırma yoluyla yapılmıştır. Gömülü sistem olarak Raspberry Pi Model 3 B+ seçilmiştir. Geliştirilen sistemin başarım incelemesi çalışmaya özel oluşturulmuş farklı çözünürlükteki görüntü kümeleri üzerinde yapılmıştır. Yapılan deneyler sonucunda geliştirilen sistemin 10MP çözünürlükteki görüntü kümesinde %96,29 doğruluk oranına sahip olduğu gösterilmiştir.Item Hava jeti çarpmalı kurutma için farklı dairesel nemli nesne geometrilerinin ısı ve kütle transferi üzerindeki etkisinin araştırılması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-04) Alnak, Doğan Engin; Karabulut, KorayKurutma, gıdadan suyun uzaklaştırılarak uzun süreli depolama için en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Kurutma ile gıdadaki su miktarı ve mikrobiyal aktivitenin önemli ölçüde azalması nedeniyle depolama boyunca meydana gelen fiziksel ve kimyasal değişimler en az seviyede olmaktadır. Bu çalışmada, iki farklı yeni nemli nesne geometrisi olan tam ve ters yarı dairesel nesnenin hava jeti ile kurutulmasının ısı ve kütle transferi artışı üzerindeki etkisi sayısal olarak incelenmiştir. Jet kurutması, nemli nesneden sabit bir jet uzaklığında (H) konumlandırılmış olup laminer ve iki boyutludur. İncelenen tüm durumlar için nemli nesnenin çapı, nemli nesneden olan jet uzaklığı ve jet giriş yüksekliği sabit olarak alınmıştır. Nesnelerin etrafındaki akım çizgileri ve eş sıcaklık eğrileri farklı jet Reynolds sayıları için elde edilmiştir. Korunum denklemlerini çözmek için sonlu hacim yöntemi olan ANSYS Fluent 17,0 bilgisayar programı kullanılmıştır. Hesaplamalar, Re = 100, 200, 300 olarak farklı Reynolds sayıları için yapılmıştır. Çalışmanın, literatürde var olan deneysel ve sayısal çalışmayla iyi bir uyum içerisinde olduğu bulunmuştur. Sonuçlar, tam dairesel nemli nesne geometrisinin ters yarı dairesel nemli nesne geometrisinden daha iyi ısı ve kütle transfer performansına sahip olduğunu göstermiştir. Ayrıca, Reynolds sayısının artışının ısı ve kütle transferi üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğu görülmüştür. Yerel olarak, jet kurutmanın nesnelerin ön taraflarındaki durma noktasına yakın daha etkili oldukları bulunmuştur.Item Hemzemin geçitlerde alt/üst geçit iyileştirmelerinin belirlenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-05) Bozalioğlu, Rüya; Öztürk, Ebru ArıkanDemiryolu kazaları incelendiğinde kaza potansiyeli en yüksek kesimlerin hemzemin geçitler olduğu görülmektedir. Hemzemin geçitlerde meydana gelen çarpışmaları azaltmak ya da önlemek için, bazı iyileştirilmeler yaparak bu noktalarda trafik güvenliğini artırmak mümkündür. Türkiye’de hemzemin geçit iyileştirmeleri, “Demiryolu Hemzemin Geçitlerinde Alınacak Tedbirler ve Uygulama Esasları Hakkındaki Yönetmeliği” esas alınarak belirlenmektedir. İlgili yönetmelikte, hemzemin geçitte uygulanacak koruma sistemleri, trenin hızına ve seyir momenti verilerine göre belirli şartlara bağlanmıştır. Hemzemin geçitlerde yapılacak iyileştirmelerin, özellikle alt/üst geçit şeklindeki yüksek maliyetli iyileştirmelerin seçilmesinde daha fazla faktörün dikkate alınması faydalı olacaktır. Bu çalışmada, alt/üst geçit şeklindeki iyileştirme gereksinimi olan hemzemin geçitlerin belirlenmesi için, hız ve seyir momenti ile birlikte diğer bazı parametreleri de dikkate alan bir puanlama tablosu oluşturulmuştur. Puanlama tablosu oluşturulurken Analitik Hiyerarşi Süreci (AHS) puanlama yönteminden yararlanılmıştır. 65 ve üzeri puana sahip hemzemin geçitlerin, alt/üst geçit formuna dönüştürülebileceği değerlendirilmiştir.Item Karsak Deresi’nde su kalitesinin izlenmesi ve Gemlik Körfezi’ne etkisinin değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-20) Teksoy, Arzu; Katip, Aslıhan; Nalbur, Berrak Erol; Mühendislik Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüBursa ili sınırları içerisinde kalan ve İznik Gölü ile Gemlik Körfezi arasında bulunan Karsak Deresi, Gemlik ilçesinin en çok su taşıyan akarsuyudur. İznik Gölü’nün boşalımını sağlayan Karsak Deresi, İznik Gölü ve havzasındaki kirlilik kaynaklarına maruz kalarak içeriğindeki birçok kirletici ile birlikte Gemlik Körfezi’ne dökülmektedir. Orhangazi güney kısmının fosseptik sularının yanı sıra bölgedeki sanayi kuruluşlarının ve özel şirketlerin atık suları Karsak Deresi aracılığıyla Gemlik Körfezi’ne taşınmakta ve önemli ölçüde kirlilik problemi oluşturmaktadır. Bu çalışmada, 2013 ve 2014 yıllarında kirlilik izlenmesi amacıyla Karsak Deresi’nde seçilen 10 farklı noktadan mevsimsel olarak alınan su örneklerine ait veriler incelenmiştir. Örneklerde analiz edilen pH, sıcaklık, çözünmüş oksijen, kimyasal oksijen ihtiyacı, amonyak azotu, nitrat azotu, nitrit azotu, alüminyum, bakır, demir, mangan, nikel, çinko, bor, kurşun ve krom gibi parametrelerin mevsimsel ortalamaları, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği (SKKY)’nde verilen Kıta içi Su Kaynaklarının Sınıflarına Göre Kalite Kriterleri’ne göre değerlendirilerek Gemlik Körfezi’ne taşınan kirlilik potansiyeli ortaya konulmaya çalışılmıştırItem Kusurlu güneş panelinde (PV) verimlerin ölçülmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-03-26) Taşkın, Onur; Ziraat Fakültesi; Biyosistem Mühendisliği BölümüBu çalışmada, farklı yönlerde ve açılarda incelenen fiziksel hasarlı güneş panelinden üretilebilen toplam güç miktarları araştırılmıştır. Ayrıca, incelenen panelde yaşanan ısınmanın tanımlanması için termal kamera kullanılmıştır. Panelin performansının belirlenmesi amacıyla iklimsel veriler de eşzamanlı olarak ölçülmüştür. Güney yönde en yüksek güç üretimleri gerçekleşirken, kuzey yönde %34,13, batı yönde %17,07, doğu yönde ise %14,92 azalma belirlenmiştir. Tüm yönlerde açının artırılması ile güç çıkışının artmasına rağmen, güney yönde 70°’den sonra düşüş tespit edilmiştir. Panel en verimli çalışma konumunda (güney yön - 72°) toplam kapasitenin %9,34'ünü dönüştürmüştür. Diğer taraftan, en sıcak ve fiziksel hasarlı noktaları sırasıyla 43,2 °C ve 41,3 °C sıcaklıklara ulaşmıştır. Panel yüzeyinde ise ortalama 38,6 °C homojen olmayan dağılım belirlenmiştir.Item Mekanik tasarım eğitimi için bir uzman sistem uygulaması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-02-22) Bozdemir, MustafaMekanik sistemlerin optimum tasarımı konusu, Mühendislik ve Teknik Eğitimde önemli bir yer tutmaktadır. Tasarım işlemi, soyut ve sistem değişkeni fazla olması nedeniyle öğrenciler tarafından algılanması zordur. Bu çalışmada, mekanik sistemlerin tasarım eğitimi için geliştirilmiş kavramsal tasarım modelinin yapısı anlatılmıştır. Tasarım modeline ait görsel bir program hazırlanarak, en karmaşık mekanik sistemlerden olan takım tezgâhlarının tasarımına uygulanmıştır. Tasarım eğitim programıyla, şartname aşamasında fonksiyon temsilleriyle problemin tüm ve alt fonksiyon yapılarının tarifi yapılmıştır. Programın tasarım uzmanı kişiler tarafından oluşturulmuş bilgi tabanı sayesinde, kullanıcı uygulamalı eğitim sırasında yönlendirilebilmektedir. Bilgi tabanı gerektiğinde yetkili kişiler tarafından güncellenebilir ve diğer bilgisayarlara dağıtılabilir yapıdadır. Geliştirilen tasarım modeli ve uygulama programı sayesinde, mekanik sistemlerin tasarım eğitimi için gerekli eğitim süresi azaltılır, daha etkili eğitim ortamı sağlanır ve geliştirilebilir bilgi tabanıyla mühendislik eğitimine yardımcı olmaktadır.