2018 Cilt 11 Sayı 2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/4909
Browse
Browsing by Rights "info:eu-repo/semantics/openAccess"
Now showing 1 - 18 of 18
- Results Per Page
- Sort Options
Item Ana hatlarıyla paradan başka borçları havî ilâmların icrası(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-09-29) Seyhan, N. Aybike; Hukuk FakültesiTaraflar arasındaki hukukî ilişkilerden doğan borçlar her zaman para borcu olmayabilir. Örneğin bir inşaatın yapılması, velâyeti anneye verilen çocukla babanın kişisel ilişki kurulmasının sağlanması veya düğünde takılan ziynet eşyalarının iadesi gibi borçlar bunlardandır. Bu borçlar, 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu 24-31. maddeleri arasında taşınır teslimine, çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki tesisine, taşınmaz tahliye ve teslimine, bir işin yapılmasına veya yapılmamasına, irtifak haklarına ve gemilere ilişkin ilâmlar olarak sayılmıştır. Paraya ilişkin borçların icraya konu olabilmesi için bir ilâma ihtiyaç duyulmamasına rağmen, paradan başka borçların icraya konulabilmesi bir ilâma dayanmasını gerektirmektedir. Mahkeme tarafından verilen, kural olarak, nihai mahiyetteki hükmün kural olarak kesinleşmesi aranmamaktadır. Böylelikle elinde paradan başka bir borcu ihtiva eden ilâm ile icra dairesine gelen alacaklı, eğer icra emrinin borçluya tebliğinden itibaren yedi gün içinde alacağına kavuşamazsa; devreye tazyik hapsi, fizikî zor ve fiili haciz müesseseleri girecektir.Item An Aristotelian approach to Aristophanes’ Lysistrata(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-10-12) Ayyıldız, Nilay ErdemComedy, which developed as a literary genre after tragedy, is a popular dramatic form in ancient Greek literature. In accordance with the periods of time through which it differs, comedy as a genre is divided into three types; Old Comedy, Middle Comedy and New Comedy. Regarded as a surviving manuscript of Old Comedy, Aristophanes’ Lysistrata provides evidence about the features of Old Comedy. Therefore, the aim of the study is to examine the play by focusing on the features which Aristotle seeks in a tragedy, which he regards as the best dramatic form. Through an Aristotelian reading of the play, the study reveals that although the play as comedy shares a lot of features with tragedy, it differs from tragedy in terms of content, language and characters.Item Bellek çalışma kılavuzu veya “Unutulanlar, unutanları asla unutmazlar!”(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-09) İlhan, M. EmirYaklaşık kırk yıldır yeni ve farklı bir sosyal bilimler yöntemiymiş gibi karşımızda duran bellek çalışmaları, belli bir hatırlama nosyonundan hareketle yürütülmeye çalışılmaktadır. Bireyin ve/veya kurumun hafızasında taşıdığı her şey paralel bir bellek sorunu olarak ele alınmaktadır. Sosyal bilimlerde “bellek” kavramının oluşumuna zemin hazırlayan süreç belirsiz gibi görünmektedir; bunda muhakkak bellek alanını herkesin kendi beklentisine göre doldurması önemli bir rol oynamaktadır. Bir çalışma şekli olarak ele alınırsa bellek "türleri" (bireysel/kişisel ve kolektif bellek), esasen “hatırlama” biçimlerinden hareketle geliştirilmiştir. “Batı” düşünce geleneğinin hatırlama biçimlerini ele alışları, “geçmiş” düşüncesinin birçok farklı unsur ve bağlamın zaman anlayışına dayanmasından hareket eder. Edebiyat ile ilgili geçmiş, hatırlama ve bellek okumaları da Batı düşünce geleneğinin geldiği son noktadan hareketle yapılmaktadır. Bellek sorununda belleği bireysel bağlamda ele alan Bergson; kolektif bağlamda ele alan Halbwachs, sosyal bağlamda ele alan Burke, kültürel bağlamda ele alan Assmann’ın çalışmaları paralelinde sosyal bilimlerde geniş bir bakış açısının da kazanması gereken mekanizmalar alt metinde irdelenmiş olacaktır.Item Bilgi yönetim sistemleri ve siber güvenlik(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-12) Ünal, Ahmet NaciBilgi; düşünme, yargılama, akıl yürütme gibi işlemler sonucunda elde edilen kapsamlı bir sürecin ürünüdür. Yoğun veri ortamında karar vermek güçleşerek, karmaşıklaşmaktadır. Genelde uzman sistemlerin, özelde ise Yönetim Bilgi Sistemleri’nin etkin kullanımı insan kaynaklı hataların en aza indirilmesini sağlamaktadır. Bu sistemler kullandıkları veriyi siber uzaydan toplamaktadır. Bu çalışmada siber güvenlik kavramına dikkat çekilerek, siber uzayda güvenli bilgi kullanımı ile alınması gereken önlemler üzerinde durulmaktadır.Item Finansal okuryazarlığın ülke ekonomisindeki yeri ve finansal okuryazarlık düzeyinin tespit edilmesi: Bursa ili uygulaması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-23) Yücel, Elif; Kuyumcu, Oğuz; Sosyal Bilimler Enstitüsü; İşletme Ana Bilim DalıGünümüzde sürekli olarak piyasaya yeni finansal ürün ve hizmetler sunulmakta ve gerek tasarruf gerekse yatırımlar için çok sayıda ve karmaşık seçenekler oluşturulmaktadır. Bu durum da özellikle finansal bilgi düzeyi yetersiz olan bireyleri finansal hatalara sürüklemektedir. Bireylerin yaptıkları finansal hatalar zinciri de zamanla tüm ekonomiye yayılmakta ve ülke ekonomisi zarar görmektedir. Dolayısıyla bireylerin finansal konularda bilinçli, etkin ve güvenilir kararlar alabilmesi anlamına gelen finansal okuryazarlık kavramı esasen makro düzeyde önem verilmesi gereken bir konudur. Bu önem doğrultusunda hazırlanan bu çalışmanın temel amacı da ülkemizde temel finansal okuryazarlık düzeyinin ölçülmesi ve gelişimi için önerilerde bulunmaktır. Bu amaçla çalışmada anket yöntemi uygulanmış ve elde edilen bulgular SPSS paket programı ile analiz edilmiştir. Sonuç olarak Bursa ilinde temel düzey finansal okuryazarlık düzeyinin yeterli olduğunu ancak finansal okuryazarlığın daha da geliştirilmesinin faydalı olacağı görüşüne ulaşılmıştır. Ayrıca ankete katılanların borç yönetimi, tasarruf ve emeklilik konularına önem verdiği ancak yatırım yapmakla pek ilgilenmediği görülmüştür. Ankete katılanların demografik özelliklerinin temel finansal okuryazarlık düzeyine etkisi incelendiğinde ise cinsiyet farkının büyük bir etkiye sahip olmadığı ancak eğitim düzeyi arttıkça finansal okuryazarlığın arttığı, yaş arttıkça finansal okuryazarlığın düştüğü tespit edilmiştir.Item İdeoloji ve mekân ilişkisi bağlamında Bursa tahayyülleri(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-14) Ulusoy, CanKent, aynı zamanda bu yapıları kapsayan bir kümedir. Fakat her küme gibi kapsadıklarının toplamı olmaktan başka tekil bir varoluşa da sahiptir. Özellikle tarihi kentler, kişilerin mekânlar ile kurdukları ilişki üzerinden kendi kimliklerinin köklerini bulabilecekleri hissi bağlar oluşturur. Böylelikle kentle kurulan seçmeci yakınlıklarda neyin seçilebileceği konusundaki çerçeveyi kentin kendi varoluşu belirler. Bu da her ideolojinin kendi söylemini destekleyen sembolik dünyası içinde mekânın salt anlamlandırılan değil, aynı zamanda bu anlam sürecine etki eden bir vasfı olduğunu aşikâr Kentler demografik, sosyal, ekonomik, siyasal ve kültürel yapıların uzam ve mekân üzerindeki karşılığıdır. Bu çalışmada farklı ideolojilerin Bursa tahayyülleri tartışılarak kentin bu vasfıyla beraber kendisinin de nasıl bir anlamlandırılma sürecinde olduğu ve bu süreçteki ilişki tartışılmıştır. Bu ilişkiyi açıklamada özel bir önemi olan mekân ve hafıza ilişkisi ve mekân duygusu birer anahtar kavram olarak kullanılmıştır.Item İklim değişikliğine karşı kentsel kırılganlık: İstanbul için bir değerlendirme(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-19) Kaya, Yasemin; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi BölümüNüfusun ve ekonomik etkinliklerin yoğunlaştığı merkezler olan kentlerde iklim değişikliğine bağlı riskler giderek artmaktadır. İklim değişikliği, neden olduğu zincirleme etkilerle birlikte, kentsel yaşamın tüm boyutlarını etkilemekte, kentli nüfusun yaşamını ve geçim kaynaklarını tehdit etmekte hatta kitlesel göçe neden olabilmektedir. Kentlerin özgün sosyo-ekonomik ve mekânsal yapısı, onları iklim değişikliğinin etkilerine daha açık ve duyarlı yani daha kırılgan hale getirmektedir. Bu nedenle iklim değişikliğini hesaba katmaksızın kentlerin geleceğini planlamak mümkün değildir. Kentleri iklim değişikliğine karşı daha dirençli hale getirmenin ilk adımı ise kente özgü kırılganlıkların belirlenmesidir. Bu iddiadan hareketle çalışmada, kentlerin iklim değişikliğine karşı kırılganlığını belirlemede kullanılabilecek göstergeleri tespit etmek ve bu göstergeler vasıtasıyla İstanbul’un kırılganlığına ilişkin genel bir değerlendirme yapmak amaçlanmıştır. Bu amaç çerçevesinde öncelikle iklim değişikliğinin kentler üzerindeki etkisi ele alınmış daha sonra kentsel kırılganlığın değerlendirilmesinde başvurulabilecek bir gösterge seti hazırlanmıştır. Çalışmada son olarak gösterge setinden hareketle İstanbul’un iklim değişikliğine karşı kırılganlığı değerlendirilmiştir.Item İtkisel (dürtüsel) satın alma davranışının nedenleri ve sonuçları: Turizm ve konaklama sektöründe bir çalışma(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-20) Boz, Hakan; Koç, Erdoğanİtkisellik daha çok sosyoloji ve psikoloji alanında araştırılan bir konu iken son yıllarda pazarlama alanındaki çalışmaların da yapıldığı görülmektedir. İtkisellik ile ilgili çalışmalarla eşgüdümlü olarak itkiselliğin ve itkisel satın alma davranışının da toplum genelinde hızla arttığı görülmektedir. Çalışmalara bakıldığında itkisel satın alma davranışının toplam satın alma kararlarının %95’ine kadar ulaştığı görülmektedir. Bu nedenle çalışmada tüketicileri itkisel satın alma davranışına iten faktörler ve itkisel satın alma davranışının sonuçları incelenmiştir. Araştırma kapsamında araştırmaya katılmayı kabul eden Uşak’ta 247, İzmir’de 76, İstanbul’da 105, Akhisar’da 50, Merzifon’da 21, Ankara’da 41 ve Balıkesir’de 18 kişi olmak üzere 558 kişiden veri toplanmıştır. Araştırma verilerine nicel araştırma deseninde anket ile kolayda örnekleme yöntemi kullanılarak ulaşılmıştır. Araştırma sonuçlarına bakıldığında para ve zaman müsaitliği tüketicileri itkisel olarak tatil paketi satın alma eğilimine sevk etmektedir. Buna karşın tüketicilerin duygudurum düzeyi, sebatsızlık, tatil ihtiyacının şiddeti, bilişsellik ihtiyacı, para ve miktar indiriminin itkisel satın alma eğilimine etkisi bulunmamaktadır. Son olarak saf ve planlı olarak satın alınan tatil paketinden sonra tüketiciler aldıkları hizmetten tatmin olurken öneri ve hatırlama yoluyla itkisel satın alma davranışında bulunan tüketiciler ise aldıkları mal veya hizmetlerden memnun olmamaktadırlar. İleride yapılacak araştırmalarda itkisel satın alınan mal veya hizmetlere karşı tüketicilerin farklı tutumları incelenmelidir.Item Kitap incelemesi: Christopher J. Bickerton, European integration: From Nation-States to Member States, Oxford: Oxford University Press, 2012(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018) Yılmaz, Samet; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Uluslararası İlişkiler BölümüItem Mutlak Satınalma Gücü Paritesi Hipotezi’nin test edilmesi: Türkiye ve dış ticaret ortakları uygulaması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-08-10) Küçükaksoy, İsmail; Çifçi, İsmailBu çalışma Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 42 dış ticaret ortağı ülke için 1994:M1-2016:M9 aylık verilerini kullanarak “Mutlak Satınalma Gücü Paritesi-Mutlak SGP Hipotezi” nin geçerliliğini test etmeyi amaçlamaktadır. SGP hipotezi, belli bir mal ve hizmet sepetinin, aynı para birimi cinsinden fiyatının tüm ülkelerde eşit olması gerektiğini iddia etmektedir. Çalışmada, Türkiye ve Türkiye’nin dış ticaret ortakları için SGP hipotezi, birinci nesil panel birim kök testleri, ikinci nesil panel birim kök testleri ve yapısal kırılmaları dikkate alan birim kök testiyle araştırılmıştır. Elde edilen bulgu, incelenen ülkelerden 41 ülke için SGP hipotezinin geçerli olduğudur.Item Ortadoğu’da silahlanmayı etkileyen dinamikler: Arap baharında alıcılar ve tedarikçiler(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-10-20) Pirinççi, Ferhat; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Uluslararası İlişkiler BölümüOrtadoğu politikasının analizinde önemli bir yeri bulunan silahlanma faaliyetleri, bir dizi faktörün etkisiyle şekillenmektedir. Bu faktörlerin başında ise zaman içinde değişkenlik gösteren tehdit algıları gelmektedir. Bu Tehdit algıları, bölge ülkelerinin çoğunun, gelişmiş silah üretimi kapasitesine sahip olmadığı gerçeğiyle birleştiğinde silahlanma ve tedarikçi ilişkisi daha fazla önem kazanmıştır. Bu çalışma, son dönemde Ortadoğu’da silahlanmayı etkileyen faktörleri analiz ederek silahlanma faaliyetleri ile tedarikçilerin bu faktörlerden etkilenip etkilenmediğini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Sonuç olarak Arap Baharı ile beraber Ortadoğu ülkelerinde önceden mevcut olan tehdit algıları çeşitlendiği bu tehditlerin dengelenmesi veya tehditlerle mücadelenin giderek daha karmaşık hale geldiği görülmektedir. Arap Baharıyla beraber ortaya çıkan veya belirginleşen meydan okumalar, halk hareketleri, artan mezhepsel ve etnik kutuplaşma, radikalleşme, silahlı ve/veya sınır aşan devlet dışı aktörler, bu aktörlerin sahip olduğu silahlar, bölgesel güçler ve özellikle bölge dışı güçlerin krizlere dahli ve petrol fiyatlarının değişmesi olarak ifade edilebilir. Bir yandan konvansiyonel tehditlerle mücadele ederken diğer yandan yeni ortaya çıkan meydan okumaları dengeleme çalışmalarında bölge ülkeleri için silahların niceliği kadar niteliği ve özellikle de silah kaynağı önem kazanmaktadır.Item Osmanlı’dan Cumhuriyet’e toplum sözleşmesi ve halkçılık(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-18) Karakuş, Gülbeyaz; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi BölümüMeşruiyetini dayandırdığı halk egemenliği bağlamında toplum sözleşmesi kuramına dayanan modern devlet anlayışı, klasik siyaset felsefesinden farklı olarak bireyi siyasal özne olarak görmektedir. Osmanlı düşüncesinde de bilhassa Meşrutiyet anlayışı ile birlikte dillendirilen toplum sözleşmesi kuramı ve dönüşen “halk” kavramı ulus-devlete giden süreçte meşruiyetin dayanağı olarak karşımıza çıkmaktadır. Makalede toplum sözleşmesi bağlamında egemenliğin meşruiyet kaynağı olarak beliren halk ve halkçılık anlayışının Osmanlı düşünürlerinden başlayarak Cumhuriyet dönemindeki algılanışı ve etkileri ele alınmaktadır. II. Meşrutiyet’le birlikte halka nispet edilen aşkın niteliklerin Millî Mücadele sonrasında irşada muhtaç niteliklere dönüşümü egemenlik bağlamında değerlendirilmektedir.Item A problem analysis over humanitarian aid issues based on ad principles and methodology of donors dependency and post-development theories(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-12) Efe, AhmetAid coordination is in a constant theme of discussion among national and international aid agencies in their search for more effectiveness and efficiency in delivering development assistance. Not only at the international scope but also at the national and regional scales, coordination always seems to be cumbersome when it comes to donations and charity issues. In this study it is tried to sketch out literature in the domain of international aid and with a solution finding of both theoretical and conceptual approaches to the problems that hinder coordination amongst donors and aid agencies are laid out to be analyzed and scrutinized. One of the main arguments is that lack of coordination not only does spoil market resilience in the recipient country but also hamper ecosystem and investment climate that make poor countries more and more aid-dependent. It is concluded that the stakeholders of donors and funding institutions have their own agendas in which coordination with other donors does not seem to be a priority.Item Propontis’in güneyindeki üç kent için lokalizasyon önerileri(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-23) Erpehlivan, HüseyinBu makale, günümüzde Balıkesir ve Bursa illerinin (antik Hellespontos Phrygiası) Marmara Denizi (antik Propontis) güneyinde konumlanmış üç kent için lokalizasyon önerilerini içermektedir. Makale kapsamında, polis olarak anılan yerleşmelerin tarihçeleri ve konumları ile ilgili bilgiler de derlenerek sunulmaktadır. Öte yandan, söz konusu kentler için daha önce yapılmış farklı lokalizasyon önerileri de anılmıştır. Ayrıca makaleye konu olan kentlerin yakınlarında yer aldığı tahmin edilen Plakia ve Artaio Teikhos ile ilgili de ek bilgiler verilmektedir. Son olarak, yapılan araştırmalardan elde edilen seramikler ışığında yerleşmeler tarihlendirilmiş ve lokalizasyon teorileri geliştirilmiştir. Makale kapsamında yapılan değerlendirmeler sayesinde Dareion’un; Gündoğdu köyü yakınlarındaki Peladarion isimli, terk edilmiş Rum kasabası üzerindeki Çiftekaya Tepe’ye, Miletou Teikhos’un; Akçakoyun köyü yakınlarındaki etrafı surla çevrili Dedebayırı Tepe’ye, Skylake’nin; Yenice köyü yakınlarındaki Çalılıburun Tepe üzerine lokalize edilmesi önerilmektedir.Item Sokak sanatı, Banksy ve Filistin(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-11-18) Karaca, AyçaSoğuk Savaş sonrası iletişimin neredeyse sınırsız yaşanması, toplumsal olayları insanlığın beraber yaşamasına neden olmuştur. Herkesin her şeyden haberdar olması protestonun fazlasıyla önünü açmıştır. Tarih boyunca sanatın yaratıcılığı protestonun aracı olmuştur. Protestonun mekânı sokak olurken, sokak sanatçıları topluma verdikleri mesajla önemli bir yer edinmişlerdir. Duvar ise ifadenin tuvali haline gelmiştir. Son dönemde duvarı protesto aracı kullanan en önemli sanatçı Banksy olmuştur. Bu bağlamda çalışma, duvar resmi ile sokak sanatı arasındaki farka değinmektedir. Banksy’nin eserleri genel anlamıyla değerlendirilmiş ve Gazze’de yaptığı çalışmalar yorumlanmıştır.Item Toplam bekleme süresini enküçükleme amaçlı bir araç rotalama problemi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-06-21) Çam, Ömer Nuri; Sezen, H. Kemal; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Ekonometri Ana Bilim DalıBu çalışmada yeni bir araç rotalama problemi (ARP) tanıtılmaktadır. Problem Türkiye’de şehirlerarası yolcu taşıyan bir firmanın işlerinin daha iyi yönetilmesi amacıyla yapılan araştırmada ortaya çıkmıştır. Diğer ARP’lerden farkı amaç fonksiyonundan kaynaklanmaktadır. Problemde; çalıştıkça para kazanabilen araçların, bekleme sürelerinin (aylak zaman) en aza indirilmesi amaçlanmaktadır. Önceki problemlerle karşılaştırıldığında, araçların az çalışması değil çok çalışması- bazen en kısa yol yerine daha uzun yolu tercih etmeleri önerilebilir. Diğer iki farkı da kısıtlarla ilgilidir; Bazı coğrafi noktalar birden fazla ziyaret edilmelidir ve alt tur oluşturulmasına izin verilebilir. Problem; birçok gemi, uçak, karayolu taşımacılık şirketi için geçerlidir. Bazı imalat firmalarında otomatik kontrollü araçların fabrika içinde yaptıkları turlar, iş sırlama problemleri de bu çerçevede ele alınıp iyileştirilebilir. Gelecekte sürücüler için yasal kısıtlamaların olmadığı otomatik kontrollü insansız araçların daha iyi işletilmesine de uygulanabilir. Aylak sürenin düşürülmesi neticesinde beklentilerden biri işlemlerin daha az sayıda araçla gerçekleştirilir olmasıdır. Problem için geliştirilecek çözümler; araç sayısı, filo yönetimi, servis-bakım maliyetleri, bilet fiyatları, karbon salınımı, israfın azalması, refahın artması gibi doğrudan, dolaylı etkilere yol açabilecektir.Item Türkiye ve bir grup ülke için çatışma verilerinin kuvvet yasasına uygunluğu(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-09-27) Çelik, Sadullah; Oğuzlar, Ayşe; İktisadi İdari Bilimler Fakültesi; Ekonometri BölümüBugün birçok toplumsal sorun, bir bireye ya da gruba yönelik sürekli bir şiddeti içermektedir. Bu sorunlar; aile içi şiddet, kadına yönelik cinsel şiddet, sivil saldırılar, şiddetli çatışmalar, şiddetli protestolar, terör eylemleri ve ulusal güvenliğe yönelik siber saldırılar ile ticarete yönelik siber saldırılardır. Özellikle hükümetler ve politik yapıcılar bu şiddet olaylarının ölçülmesi sayesinde stratejiler geliştirerek birçok toplumsal olayın en düşük zarar ile sonuçlanmasını sağlamaktadır. Bugün, bu şiddet olaylarının şiddetini ölçmek için bir kuvvet yasası kullanılmaktadır. Genel olarak, kuvvet yasası bir olayın frekansının olayın artan boyutundan daha hızlı azaldığını tanımlar. Teknik olarak, bir "kuvvet yasası", birinin diğerinin gücü olarak değişen iki büyüklük arasındaki matematiksel ilişkiyi ifade etmektedir. Bu çalışmada, kuvvet yasalarını ve diğer uzun kuyruk dağılımları basitleştiren R’nin “poweRlaw” paketi kullanılmıştır. Çalışmada, 2014-2017 yılları arasında GDELT’ten elde edilen çatışma verileri kullanılarak; Irak, Suriye, Türkiye, Filistin, Ukrayna, Afganistan, İsrail ve Rusya’daki çatışmaların kuvvet yasası dağılımına uygun olup olmadığı test edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda Türkiye ve Afganistan’daki çatışmaların kuvvet yasası dağılımına uygun olmadığı; Irak, Suriye, Filistin, Ukrayna, İsrail ve Rusya’daki çatışmaların kuvvet yasası dağılımına uygun olduğu bulunmuştur. Buradan kuvvet yasası dağılımının ölçeğe göre değişmediği, yani farklı yerlerden elde edilen verilerin aynı dağılım özelliklerine sahip olduğu sonucuna varılmıştır.Item Türkiye’de vergi düzenlemeleri ve muhasebe standartları açısından inşaat taahhüt İşletmelerinde finansal raporlama(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-10-27) Gençoğlu, Ümit Gücenme; İşseveroğlu, Gülsün; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; İşletme BölümüBu çalışmada, Türkiye’deki inşaat taahhüt işletmelerinin vergi mevzuatı ile Muhasebe Standartları uygulamalarının farklılığı üzerinde durulmakta ve bu farklılığın dönem karlılığı ve finansal raporlama üzerindeki etkisinin açıklanması amaçlanmaktadır. Bu amaç doğrultusunda, öncelikle vergi mevzuatımıza göre inşaat tahakkuk işlerinin raporlanmasında kullanılan “tamamlanma yöntemi” ele alınmaktadır. Ardından, 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren uygulanacak olan ve bugüne kadar gerek ‘İnşaat Sözleşmeleri’ ve gerekse hasılatın kaydı ve raporlanmasında kullanılan muhasebe standartlarını yürürlükten kaldıran TFRS 15’in, mevcut standartlara göre getirdiği yenilikler açıklanmıştır. Ayrıca çalışma, 2018 yılı başından itibaren uygulanmaya başlanan 29.07.2017 tarihli, BOBİ FRS’de inşaat işletmelerine ilişkin düzenlemeler ve tüm bu farklı düzenlemelerin karşılaştırılmasını kapsamaktadır. Literatür ve mevzuat taraması ile gerçekleştirilen çalışmada, mevcut durum tespiti yapılarak farklılıkların sonuçları yorumlanmaktadır.